İZLEDİKLERİM 84

28 Haziran 2017


GÜZEL VE ÇİRKİN


Kendisine yapılan büyü sonucunda korkunç bir yaratığa dönüşen bir prens, şatosunda aynı büyü sonucu konuşan eşyalara dönüşmüş uşakları dışında kimse olmadan yaşamaktadır. 10 yıl içinde kendisine aşık olacak hiçbir kadın çıkmazsa sonsuza dek canavar olarak kalacaktır. Bir gün Maurice adında bir adam şatosuna izinsiz girince yaşlı adamı tutsak alır. Olayı duyan kızı Belle şatoya gelerek babasının özgürlüğü karşılığında şatoda tutsak olmayı kabul eder. Şatodaki eşyalarla ve sonrasında Canavar’la arkadaş olmaya başladıkça korkutucu görüntüsünün altında çok iyi bir kalp taşıdığını öğrenir. Bu sırada Belle’e aşık olan avcı Gaston, Canavar’ı öldürüp Belle ile evlenebilmek için her şeyi yapacaktır



KONG KAFATASI ADASI


1970’lerde Vietnam Savaşı’ndan hemen sonraki yıllarda geçiyor. Bu filmin diğer Kong filmlerinden en büyük farkı bu defa devasa yaratık sayısı ve cinsleri epey fazla ve değişik. Kong’un aşık olduğu eski bilindik filmlerinden şarışın Naomi Watts‘tan rolünü bu sefer devralan Brie Larson bu defa Hollywood‘da aktris hayali peşinden koşan kadın figürü yerine ayakları yere sağlam basan fotoğrafçı olarak daha güçlü bir profille karşımızda. Keşifçilerden ve askerlerden oluşan ekip, Pasifik’te keşfedilmemiş bir adayı sözde keşfetmeye gidecekler. Adaya giderken özel bir amaçları olmayan ekip başlarındaki üst düzey yöneticilerden izin alırken yeterli ödeneğin çıkmaması üzerine, bir çok alternatif yalan sayarlar ( kansere çare olabilecek bitkiler, yeni yer altı kaynakları vs.) fakat efsanevi Kong da dahil olmak üzere adaya gittiklerinde canavarların alanına girdiklerinden haberleri yoktur. Adadaki sürprizlerde filmi değişik bir hava katmış doğrusu.


Biz insanoğlu, bu dünyanın sahibi değiliz. Burada sadece misafiriz.
Kamera silahtan daha tehlikelidir.
Savaşlar bir şey bulmak için yapılır.



UMUT BAHÇESİ

The Zookeeper’s Wife filmi 2. Dünya Savaşı’nın başlarında 1939 senesinde Almanya’nın Polonya’yı işgal etmek amacıyla girişti hava hareketi sonucunda Polanya’nın Warsaw adında ki hayvanat bahçesine isabet eden bombadan ötürü tahribat alanına dönüşen havanat bahçesini Nazi Almanya’sı yakaladıkları Yahudi esirleri burada barındırmaya başlar. Esir alınan Yahudiler hava karardığında gecenin ilk ışığından son ışığına birbirleri ile muhabbetler edip yemeklerini yemeleri ile dikkatleri üzerlerine çekmeden esir olmayı kabullenmiş görüntüsü çizerek büyük özgürlük isyan girişimi izin gerekli cephane mühimmatını ve bu uğurda savaşacak insanları tedarik etme gayretlerine şahit olacağız. Film, Diane Ackerman’ın aynı adlı romanından beyazperdeye uyarlanıyor.



YANDAKİ EV 


Eski bir dedektif olan Takakura, eski ortağından bir görev için teklif alır. Altı yıl önce ortadan kaybolan bir aileyi bulmaları gerekmektedir. Takakura, aileden hayatta kalan tek kişi olan Saki’yi takip eder. Diğer yandan Takakura ve karısı, yeni bir eve taşınmışlardır. Komşuları Nishino’nun hasta bir karısı ve genç bir kızı vardır. Bir gün genç kız Takakura’ya, Nishino’nun babası olmadığını, hatta onu hiç tanımadığını söyler…

En tehlikeli suçlular komşularına güler yüzlü davrananlar arasından çıkar.

Değişim herkese zor gelir.



YETİMHANE

Gerçek olaylardan uyarlanan bir Danimarka yapımı. Godhavn adıyla bilinen bir yetimhane, sadece erkek çocukların kaldığı bir merkez olarak uzun yıllar varlığını sürdürmüştür. Film, bu merkezde bulunan çocukların acımasızca işkence görmesi, istismar edilmesi, hatta cinsel tacizlere maruz kalmasını konu alıyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder