GÜN -11-

Sabah saat 8 gibi güne bismillah dedim. Kahvaltıyı yaptıktan sonra , ev işlerine daldım. Annem de bahçede dolandı durdu. Bahçedeki masayı saçak altlarına çektik, üstünü de çiçek saksıları ile doldurduk. Bu arada ben bir soru sorsam sizlere umarım ilgilenen biri cevap verir diye tahmin ediyorum.Bu sene ilk defa suklukent edindim ve kışa dayanıklılığı nasıl olur, saksıyı bahçede bıraksam donar mı?

Tok evin aç kedileri beslendi.

Bu komondo kızım tanıştırayım sizi.

Akşam facebooktan U.T.T.M'den kışlık tohum gönderildiği bilgisi geldi bana. Tüm gün kargo bekledim diye bilirim.

http://ulusaltohumtakasmerkezi.org/etk_gal.php bahçesi olan arkadaşlar bu siteye üye olarak, tohum takasına girebilirler. Takas yapmayanlara da tohum gönderiliyor ki ben de onlardan biriyim. 

Kargo beklerken bitki çayım ile, biraz el işimi yaptım.

Kargo beklemekten canım sıkıldı zaten tavuk göğsü de almam lazım, elektrik parası ödemem lazım çıktım çarşıya gittim. Anneme kargo gelicek alırsın dedim, parasını bıraktım. İlk önce parkıma oturdum ( en çok gittiğim yer olunca arkadaşlar ile senin park diyorlar) Bir ajda çay içtim o arada OT DERGİ'sini okumaya başladım. Bir kaç yazıyı daire içine aldım.

Ajda çaydan sonra bir sade kahve söyledim.

Daha sonra hesabı ödeyerek çıktım. Elektrik parasını ödedim, tavuk göğsü, anneme dereotlu poğaça, şeker kurabiyesi aldım. Eve gelmek için minibüse bindim. Ben roman mahallesine yakın bir yerde oturuyorum. Onlar ile başım fena halde dertte. Biraz kilolu olunca dillerine doluyorlar hemen. Hemen öyle oldu tabi arkamda oturan iki roman başladılar kilo ile ilgili konuşmaya, ya sabır çektim. Amaaaaaaaaa minibüsten indiğimde onlar bana bakarken ben de ağız hareketleri ile söylemek istediğimi tek tek heceledim yüzlerine. ( yani güzel bir küfür salladım). Hiç kimse kusura bakmasın lütfen.

Eve girdim, hemen mutfağa geçtim. Tavuk göğsü ile mantar sote yaptım. Bu akşam ağbim geç gelecek Tekirdağ pazarında kendisi. Annem ile akşam yemeğini yeriz, annem yatar ben yine kitap veya dergi okurum.