Maëlle her şeyi kontrol altında tutmaya çalışan, yoğun tempoda koşturmaktan kendi mutluluğunu önceliği yapmayı unutmuş, Parisli mutsuz bir kadındır. En yakın arkadaşı Romane ile buluştuğunda öğrendiği gerçek sonucunda bir seçim yapmak zorunda kalır ve ondan istenen uzun, zorlu bir yolculuğa çıkar. Böylece mutluluğa giden hikâyesi de başlamış olur. Tam da Tolstoy’un dediği gibi, “Tüm muhteşem hikâyeler iki şekilde başlar: Ya biri bir yolculuğa çıkar ya da şehre bir yabancı gelir.”
Büyük bir hayal kırıklığı yaşadığımızda hikâyenin sonuna gelip gelmediğimizi bilmiyoruz. Oysa bu elbette büyük bir maceranın da başlangıcı olabilir.
ne istediğine dikkat et zira isteklerin gerçekleşebilir.
*****
Gerçekte olduğun kişi ol ve yaşamak istediğin gibi yaşa.
*****
Hayat seçimlerden ibarettir.
*****
Dalgalara engel olamazsınız, ancak sörf yapmayı öğrenebilirsiniz. JOSEPH GOLDSTEIN
*****
İçinde bulunmaya karar verdiğimiz ruh halinden sadece biz sorumluyuz.
*****
Düşmanınızı anlamak, onunla savaşmaktan daha büyük bir karakter gücü gerektirir. SEBASTIEN PROVOST
*****
Eğer zamanını ve enerjini önemsiz şeyler için harcarsan asıl önemli olan şeye yer kalmaz ve hayatını ıskalarsın. Yüğzeysel şeylerin peşinden koşar durur, sonra da kendine neden mutsuz olduğunu sorarsın.
*****
Mutsuz olmak için harcadığın tek bir an sana geri gelmeyecek. Yaşamının ne zaman başladığını biliyorsun, ama ne zaman biteceğini bilmiyorsun. Yaşadığımız her saniye bize sunulmuş bir hediyedir ve onu ziyan etmememiz gerekir. mutluluk şimdiki zamanda yaşanır..
*****
Mutluluğun bizden kaynaklandığını ve hiçbir şeyin mutluluğumuzu bozamayacağını gerçekten kabul ettiğimizde dışarıdaki zararlı durumlara kapımızı kaparmış olur ve olayları, onlara negatif düşünceler eklemeden sadece gözlemlemekle yetiniriz.
*****
Hayallerini yaşa, kendine, kalbine, bedenine, arzularına, sevdiklerine özen göster.
*****