GERİ BİLDİRİM

07 Kasım 2025

GERİ BİLDİRİM


Geri bildirim yapıyorsanız eğer bunları yapmayın;

Davranışa değil, kişiliğe geri bildirim vermek doğru olmaz. " Ben dili" yerine " Sen dili" kullanımı da doğru değil.
Eleştirel yaklaşmak ise " kesinlikle beni anlamıyor" ya da " anlaşılmayacağımı biliyorum" tarzında ön yargılara
sebep olur ve iletişimde kopukluk başlar. Marshall Rossenberg' in dediği gibi 
"Tüm yargılar aslında karşılanmamış 
ihtiyaç ve değerlerimizin yürekler acısı ifadesidir."
 Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Hatalar, öğrenme 
yolculuğunda gelişimimizi destekleyen deneyimlerdir. O sebeple hata yapılmamasından çok, hatanın bize ne 
öğrettiğine odaklanmamız daha uygun olur. Uzak durmamız gereken diğer konular şu şekilde;
- Beden dilinin söylemlerimizle uyuşmaması
- Ses tonunda suçlayıcı bir ton bulunması
- Objektif olmamak. Her ne kadar objektif olmak gerektiğini bilsek de insanız ve duygularımız zaman zaman
bizi saptırabilir, taraflı bir gözlem yapabiliriz.
-  Güven ilişkisi oluşturulmaması
- Kişiye saygı duyulmaması.
- Hazırlıksız, özensiz, zamanı geçmiş ya da planlanmamış bir oturum yapılması
- Herkesin içinde, özel bir alan yaratmadan verilen geri bildirim.
-Geri bildirim sonucunda uzlaşı içinde kapanışın yapılmaması
- Gelecek planı içine yerleştirilmemiş olması
- "Yanlış", " hata", "evet ama", fakat sözcüklerinin kullanılması
pozitif dergi 
çiğdem özdenizci yılmaz


 

OKUDUKLARIM 2025/42 HAYAT HANIMIN HAYALETLERİ

06 Kasım 2025

OKUDUKLARIM 2025/42 HAYAT HANIMIN HAYALETLERİ

 


Ünlü bir hikâye anlatıcısının -belki de şimdiye kadar yaşamış en ünlü hikâye anlatıcısının- yardımcısıydım, adı Homer'di. Homer, Odysseus adlı bir kahraman hakkında bir hikâye anlattı. O hikâyede küçük bir rolüm vardı, Odysseus'a hikâyeler anlattığım bir rol. O kadar güçlü hikâyeler ki, büyük kahramanı gözyaşlarına boğuyorlar ve bu arınma yoluyla dil kendi hikâyesini anlatmak için serbest kalıyor. Homer beni kör etti çünkü Homer'in kendisi de kördü. Bir anlamda Homer, anlattığı hikâyenin içinde kendisi varmış gibi bana kendisinin bir görüntüsünü verdi. Ama ben sadece buyum, bir hikâye anlatıcısı. Başkaları için hikâyeler anlatabilirim ama kendim için bir hikâyem yok.

KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCEM;

İçinde 10 adet öykü bulunuyor. Hayat Hanım’ın Hayaletleri, sadece bir öykü kitabı değil; hayatın farklı yüzlerine açılan küçük pencereler bütünü. Ölüm, yaşam, yalnızlık, annelik, korku, savaş ve umut… Hepsine dokunan satırlar mevcut.

KİTAPTAN ALINTILAR;

Demir kederden daha güçlüdür.
Aşk demirden daha güçlüdür.
*****
Düşünceler de nehirler gibidir, geriye doğru akmaz.
Ama geleceği istemeyenler bunu düşünsünler.
İlerlemeye hayır diyerek geleceği değil, kendilerini mahkum ediyorlar.
Tehlikeli bir hastalığa yakalanıp kendilerine geçmişi aşılıyorlar.
Yarını reddetmenin tek yolu ölmektir.
*****
İnsanlar acı çekerken melek olurlar.
*****
Gördün şimdi yaz! Gördüğünüzü yazın ki başkalarıda görebilsin!
*****
Aşk beklenmedik sonuçları olan bir deneydi.
*****
Güzellik bize musallat olan hayalettir.
*****
Bir çocuk, hayatın kendisine hazırladığı zorlukların farkında olmadan, büyük hayaller kurmaktan asla korkmazdı.
*****

İşler zorlaştığında, geleceğin yokmuş gibi hissettiğinde ve umutsuzluğun ateşinde yansan da, savaş".
Asla pes etme, hiç bilemeyeceğin kadar güçlüsün
*****
Herkes hayatının bir döneminde kendisini Google'da aratmıştır.
*****
"Beni yönlendiren" dedi , "dünyanın üzerinde mumlar gibi parlayan umut fenerleridir." Karanlıkta umut görüyorum. Karanlığın içinden umuda doğru yürüyorum. Hikayeleri henüz anlatılmamış olanlardan tek istediğim, ufak bir umut ışığı.
*****
Dünya'nın ne kadar büyük olduğunu gördüğünüzde her şey size küçük görünecek.
*****



YOUTUBE DİNLEDİKLERİM

05 Kasım 2025

YOUTUBE DİNLEDİKLERİM

 



TÜRKLER DE CADILIK


AYFER TUNÇ  ve MURAT GÜLSOY DAN KÜÇÜK BİR AYRINTI KİTABI AÇIKLAMASI



SEZGİN KAYMAZ SOHBETİ


GÜNLER AYLAR YILLAR KİTABINDAN AÇIKLAMA


İNSANLARIN SENİ ÖNEMSEMEDİĞİ 8 DAVRANIŞ 


OKUDUKLARIM DERGİ 2025/5 BAMBU DERGİ SAYI:64

04 Kasım 2025

OKUDUKLARIM DERGİ 2025/5 BAMBU DERGİ SAYI:64

 


Tiyatro ve oyunlar hakkında bilgi verilen bir dergi...

ALTINI ÇİZDİKLERİM;

 Bunca yıl yaşadım, bu gelincik tarlasını ilk defa görüyorum.
Nasıl da  saklamış kendini bu güne kadar.
Bunca yıl yaşadım, bu güneş, bu koku, bu rüzgar.....

Melih Cevdet ANDAY
*****
Narsistçe bir ego tatmini için nasıl kullanılabildiğinizi, iyi yanlarınızın bedava ekmek gibi nasıl kapışıldığını ama başınızı yaslamak isteyip bir omuz aradığınızda herkesin ortadan kaybolduğunu görüyorsunuz.
*****
Seni anlamış gibi  yapan insanların hayatından çaldıkları ve hiç anlaşılamamış olmakla geçiyor hayatın.
*****
Yorgunum. Çok....... İçimde yaşanma ihtimali yüksekken yaşayamadığım hayallerimin yıkık dökük evi var. Temizledikçe sıvaları dökülüyor, temizledikçe tozlanıyor. Tek başıma duvarları boyamaya gücüm yok artık. Her şeyi bırakıp oturdum bir köşeye. Yorgunum. Yıkılacaksa yıkılsın artık.
*****
Çevresinde güzel insanları biriktirmek işte zor günde her türlü yaraya ilaç oluyor.
*****
İnsanı yoldan çıkaran, ülküsel insan olmasını önleyen tutkularıdır ve bunların verdiği haz, gerçek haz değil yanıltıcıdır.
*****
Belki bir gün kader de yorulur.
*****
Hayatımızın büyük kısmı ayrıntılar içinde kaybolur, gerçek seçimlerimizse nadiren karşımıza çıkar.

Milan KUNDERA


OKUDUKLARIM 2025/41 SAKLI İNSAN

03 Kasım 2025

OKUDUKLARIM 2025/41 SAKLI İNSAN

 


Yirminci yüzyılın önemli Rus yazarlarından Andrey Platonov’un dokuz öykü ve iki denemesini içeren bu derlemeyi, Günay Çetao Kızılırmak’ın güzel çevirisiyle okurlarımıza sunmaktan mutluluk duyuyoruz.
"Sonbaharın son demlerinde ihtiyar her zamanki gibi ötede duran keman kutusunun üzerine bir serçenin konduğunu gördü. Müzisyen, küçük kuşun henüz uyumamış, üstelik şu akşam vakti geçim derdine düşmüş olmasına şaştı. Gerçi sırf gündüz çalışarak karın doyurmak zordu artık: Tüm ağaçlar kış uykusuna çekilmiş, haşereler ölmüş, şehir toprağı çıplak ve aç kalakalmıştı çünkü atlar nadiren geçiyor ve kapıcılar peşlerinden derhal temizliyordu bıraktıkları gübreyi. Sahiden de bir serçe güzün yahut bir kış günü nasıl doyurmalıydı karnını?
"Serçe kutunun ötesini berisini bir güzel teftiş etti ve işine yarayacak hiçbir şey bulamadı. O zaman ayacıklarıyla bozuklukları kıpırdattı, gagasıyla en küçük bronz kapiği aldı ve kim bilir nereye uçtu. Demek ki boşuna gelmemişti – ne olursa olsun bir şey almış sayılırdı! Varsın yaşasın, didinsin, onun da bir şekilde geçinmesi gerek."

KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCEM;

Dokuz öykü ve iki denemeden oluşan, derleme bir kitap 
Kitapta derlenen öykülerin geneli, devrim sonrası yaşamı ele almış.

KİTAPTAN ALINTILAR;

Çocukken dünya insanın gözüne büyük görünür.
*****
Yaşlılıkta ruh kabuk bağlamaz, uzun zaman hatırlayışın acısıyla sızlar.
*****
Biz gücü mücü önemsemeyiz. Bizim için önemli olan ruhtur. İnsansan mevzu ev değil yürektir. 
*****
Suçla en iyi mücadele önlemedir.
*****
Acım içime kök salsın ki duymayayım.
*****
Yeni yerde yaşam mutlaka eskisinden çetin oluyordu.
*****
Ay aheste doğar ama hızla batar.
*****
Mutluluğu muhafaza etmek için sıradan bir yaşam sürüyor olmak gerekir.
*****
Ölüm insanı insandan ayırır.
*****
Zaman, her bir insanın kalbinde sıkışan acının sıradan bişr şeye dönüşmesi için geçiyordu.
*****
Bir insanın neyin hatırına sevilebileceğini anlamıyordu.
*****
Ah dertli başım, gidenin dönüşü yok.
*****
Kayıtsızlık korkudan daha ürkütücüdür, şiddetli ateşin suyu buharlaştırması gibi insanın ruhunu buharlaştırır, kendine geldiğindeyse kalbinin yerinde kuru bir boşluk bulur kişi.
*****
Kimse bilemez, nerede daha faydalı olacağımızı.
*****
Sırf düşünerek fazla uzağa gidemezsin, duyguların da olacak.
*****
Ben bir işe el attıysam vazgeçmem.
*****
Doğa insandan güçlüdür.
*****
Bilgi beyni kirletir, ben temiz yaşamak istiyorum.
*****
İnsanın adımı bir arşın, ötesine geçemez ama uzun süre peş peşine adım atacak olursa uzağa varabilir.
*****
Yağmurların eze eze toprağa yedirdiği yapraklar gübre olmak için çürüyor, tohumlar güvende kalmak için istifleniyordu. Yaşam sağlamcıdır, stoğunu  böyle cimrice hazırlar.
*****
Beyin bol yemeği sever, aç karnına düşünemezsin.
*****
Ölüm kimseyi korumaz.
*****
Devrim dediğin sadeliktir.
*****
İnsan ruhu her daim yavuklusunu arayan aşık gibidir.
*****


KİTAPTAN MÜZİKLER;