YENİ AYA MÜZİKLE BAŞLAYALIM (RESME TIKLA MÜZİĞİNİ AL)

31 Ocak 2023

YENİ AYA MÜZİKLE BAŞLAYALIM (RESME TIKLA MÜZİĞİNİ AL)

 

 

 
 

 

 
 

 

 
 

 
 

 



Resimler netten alıntıdır.

OKUDUKLARIM 2023/13 GORİOT BABA

30 Ocak 2023

OKUDUKLARIM 2023/13    GORİOT BABA

 

 


 

 

 

 
Balzac’ın “Özel Yaşamdan Sahneler” dizisi içinde yer verdiği ve 1819-1820 yıllarının Paris’inde geçen olayların anlatıldığı roman, ilk kez Revue de Paris gazetesinde yayımlanır. Balzac’ın birçok romanının mekânı Paris, katlanılması zor acıları daha da ağırlaştıran bir arka plandır. Goriot Baba’da, kızları için yaşayan bir babanın dramını ve kendileri için varını yoğunu ortaya koyan yoksul babalarını ölüme terk eden hayırsız kızlarının yürek parçalayan savruluşlarını okuruz. Acı dolu zamanlar yaşayan Goriot Baba’ya, başta, hırslarını hayata geçirebilme mücadelesi veren köy çocuğu Rastignac olmak üzere pek çok karakter eşlik eder. Ancak yazarın diğer romanlarında olduğu gibi, bu romanda yer alan tüm çehrelerin de birer maske olduğu Balzac eleştirmenlerince hep söylenir. “Yaşamımın bütün olayları yapıtlarımdadır,” diyen bilge Balzac’ın İnsanlık Komedyası’nın önemli parçası Goriot Baba, yazıldığı günden bu yana dünya edebiyatının ölümsüz klasiklerinden biri olmayı sürdürüyor.
 
KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİM;
 
Klasik kitaplar ile yıldızım bir türlü barışmadı, bu kitapta da aynısı oldu.
Bir babanın kızlarının hayatı uğruna kendinden vazgeçme hikayesi idi okuduğum. Kızlar şatafatlı bir yaşam uğruna babalarını mahvettiler.
 
KİTAPTAN ALINTILAR;
 
Acılar karşısında bencillik ve çıkarlarını düşünenler bile durur, acımayla dolar. Ama bu duygular bir çırpıda yenilip yutulan tatlı meyvelere benzerler.
******
Mutluluk kadınların şiiri, tuvalet ve giysiler de süsüdür.
******
İnsan yüreği sevgi tepelerine tırmanırken, dinlenecek durak bulabilir ama kindar duyguların dik eğimli bayırlarında böyle duraklara pek rastlanmaz.
******
Küçük insanlar iyi ya da kötü duygularını birtakım küçüklüklerle doyurmayı tercih ederler.
******
Kusurlarımızı başkalarına söylemekten daha kötü bir şey yoktur.
******
Seven bir kadın en küçük bir şeyden kuşku duyma konusunda zevki çeşitlendirmekten daha beceriklidir.
******
Çamura batmak istemiyorsan arabana beş öküz koş.
Polonya deyimi
******
İnsan yaşının getirdiği şanssızlıklara dayanmasını bilmeli.
******
 Bir kadın, erkeği sevgisiyle sıkıyorsa, aşık oradan çekilir, erkek kadından kaçarken bir çok alçaklık yapar. Aynısı bütün duygularda geçerlidir. Yüreğimiz bir hazinedir, onu bir çırpıda boşaltırsanız iflas edersiniz. İçimizdeki bir duygunun bir anda tüm varlığıyla ortaya çıkması hoş görülmez tıpkı bir adamın beş kuruşsuz olmasının hoş görülemeyeceği gibi.
******
Günün birinde aşık olacaksınız sırrınızı iyi saklayın! Yüreğinizi kime açacağınızı iyice bilmeden konuşmayın sakın. Henüz var olmayan bir aşkı önceden korumak istiyorsanız dünyadan çekinmeyi, kuşkulanmayı öğrenin.
******
Başarı her şeydir. İktidarın anahtarıdır. 
******
Servet zenginlik ve erdemdir.
******
Bir kız kardeş yüreği eşsiz temizlikte bir pırlanta, derin bir sevgi uçurumudur.
******
Bir erkek, kadınlara tatlı sözler söylerse, mutlaka ince bir hesabı vardır.
*****
Karmaşık yollar hiç kimseyi, hiçbir zaman iyi yere ulaştırmaz.
******
İnsanlar birbirlerini yargılarken çok ender över.
******
Bana iyilik eden ya da yüreklerini bana açanlara çok iyi davranırım.
******
Hırs sahibi olmak, öyle herkesin harcı değildir.
******
İnsan tamamlanmamış kusurludur. Bazen az çok ikiyüzlüdür, yüze güler, aptallar da onun ahlaklı ya da ahlaksız olduğunu söyler.
******
Duygu benim bütün bilgimdir.
******
Erdeme sadık kalmak, yüce bir kahramanlık!
Herkes erdeme inanır ama kim erdemli.
******
Yürek iyi bir yönetici, yanılmaz bir yol göstericidir.
******
Gençlik ve haksızlık bir araya geldiği zaman, vicdanının aynasında kendini seyretmeye cesaret edemez. Oysa olgun yaş, kendini orada seyreder. Yaşamın bu iki dönemi arasındaki fark işte buradadır.
******
İnsan sevildiğini hisseder. Duygu, her şeyde iz bırakır, uzaklıkları aşar. Bir mektup, bir ruhtur. Sesin öylesine sadık bir yankısıdır ki, duyarlı kişiler onu aşkın en zengin hazinesi sayarlar.
******
Herkesin kendine göre bir sevme biçimi vardır.
******
İki ayrı varlığı bir tek varlık haline getiren iyilikseverlik, tıpkı gerçek aşk gibi anlaşılmayan, ender karşılaşılan gizemli bir tutkudur.
******
İnsanların üstüne düşmeyin yoksa başarıya ulaşamazsınız.
******
Bir kadın için mutluluk; sevilmek, tapılmak, yüreğini açabileceği bir dost edinmek demektir.
******
Kadınlar hiçbir şeyden, tatlı sözler duymaktan hoşlandıkları kadar hoşlanmazlar.
******
Dünyada kusursuz mutluluk yok. İnsan, her zaman aradığını bulamıyor.
*****
Belirtilmeye değer bir konu da, duyguların sahip olduğu yayılma gücüdür. Bir varlık, ne kadar kaba olursa olsun, güçlü ve gerçek bir sevgiyi anlatırken yüz çizgileri değişir, davranışlarına canlılık gelir, sesi renklenir ve özel pırıltı yayar. Çoğu zaman en aptal kişi, tutkunun çabası altında, sözde değilse de düşüncede en yüksek anlatım gücüne ulaşır ve ışıklı bir dünyada hareket ediyormuş gibi görünür. O anda şu adamcağızın sesinde hareketinde, büyük aktörlere özgü o bulaşıcı taşkın güç vardı. Evet, ama güzel duygularımız iradenin şiirleri değil midir?
*****
İnsanın yüreği taş olsa erir.
******
Tutkular, hesaplarında hiçbir zaman aldanmazlar.
*****
İnsanın sevgi gereksinimi en küçük toplumda da büyük bir çevredeki kadar doyuma ulaşabilir.
******
Mutluluğumuz her zaman ayaklarımızın tabanıyla kafamızın arasındadır. Yılda isterse bir milyona mal olsun, isterse yüz lui altınına, bizim içimizde uyandıracağı duygu gücü aynıdır.
******
Başarıya ulaşmanın güveni, erkeklerin asla açıkça söylemedikleri binbir mutluluk doğurur.
*****
Başarı kolaylıklardan çok zorluklardan kaynaklanır.
******
Para, ancak duygular ortadan kalkınca önem kazanır.
******
Duygulara para karıştırmak, iğrenç bir şey, değil mi?
******
Olanaksızı olabilirle kanıtlamak ve olayları önsezilerle berbat etmek kadınlara özgü bir özelliktir.
*****
Kadınlar, iftiralara karşı tamamıyla savunmasızdır ve asılsız söylentiiler çoğu zaman uydurmadan başka bir şey değildir.
******
Başarısızlık, her zaman istediklerimizin gücünü gösterir.
******
Unutmayın ki Tanrı adildir.
*****
Vicdanının sesini dinlemek, insana mutluluk veriyor.
******
Gerçek aşk, kötünün günahını ödüyordu. Erkekler, aldatmanın ilk darbesinin genç bir kadının yüreğinde ne kadar çok çiçek soldurduğunu bilmedikçe, bu mantıksızlık ne yazık ki devam edecektir.
******
Ben davranışları birer araç diye görürüm. Yalnızca amaç önemlidir.
*****
İnsan ya heptir ya hiçtir.
******
Duygular düşüncelerimizin dünyası değil midir?
******
Bir toplumu, ne kadar namuslu olursa olsun, bir caniden kurtarmak yasal bir borç sayılır.
******
Zavallı çocuk, uyu, uyu. İyilik bazen uyurken gelir.
******
Yüce kudretin gizli yolları vardır.
******
İnsanların yüreğini inceden inceye araştırır.
*****
Tanrı adildir.
******
Kaderin bizleri hangi yola iteceğini kim bilebilir ki? Kaderde ne varsa öyle olur.
*******
Önyargıları aşmak üstün insana yaraşan bir şeydir.
******
Şimdiki gençlik kendini yönetmesini bilmiyor.
******
Col tempo!
Zamanla her şey unutulur, yoluna girer.
******
İnsan bir ömür boyu sevecekse, yardımlaşabilir.
******
İnsanları alçaltan, yalandır. Yalan söylemek, hakkından vazgeçmek değil midir?
******
İnsan birilerini kapı dışarı ederken, bazı kuralları göz önünde bulundurmalı.
******
Herkesin karşı koyamadığı bir zaafı vardır.
******
Bir aşk ne denli şiddetl,i ve içtense o kadar kapalı ve gizemli olmalıdır.
******
Aile sevgisi en güvenilir bağdır.
******
Sevilen insanların yüreğini okumak çok kolaydır. Küçücük bir şey yeter...
******
Acının derinliğini hissettiren umutsuz acının çığlığı karşısında hangi bencil yürek duygusuz kalabilirdi.
******
Yaşamda her şeyin acı olduğu durumlar vardır.
******
Bazılarınınki aynı notadır, bazılarınınki müziğin sonsuzluğudur.
******
Hep sevebileceğiniz bir kadını sevin hiçbir kadını terk etmeyin.
******
Yüce ruhlar dünyamızda uzun yaşayamaz. Gerçekten de, soylu, büyük duygular bayağı, küçük, basit ve yüzeyde kalan bir toplumla nasıl bağdaşabilir?
******
Cehennem bir babanın çocuklarından uzak, onlardan yoksun olması anlamına gelir.
******
İnsan çocuklarının dizginlerini huysuz atlar gibi elinde tutmalı.
*****
Zaten, hata yapmayan var mı ki?
*****
Evlatlar, babalarını sevmezse, bütün dünya yıkılır.
******
En kusursuz kişiler, en iyi ruhlar bile babalık iyiliğinin yumuşak yürekliliği karşısında dayanamaz.
******
İnsan daima kendi değerini bilmeli, kendini ağırdan satmalı.
*****
Ölüm döşeğindeki birinin hayır dualarından başka verecek şeyim yok.
******
Aptalların, yabancıların benim hakkımda neler düşünecekleriyle uğraşmaktan çok daha önemli işlerim var.
*****
Hastanın çamaşırını değiştirmek gerekir.
Her ne kadar kurtuluş umudu yoksa da onun indsanlığına saygı göstermeliyiz.
******
 

BLOGLARI CANLANDIRMA PROJESİ OCAK 2023 TEMASI***** /OKUDUKLARIM 2023/12 ***** /İZLEDİKLERİM 2023/5

29 Ocak 2023

BLOGLARI CANLANDIRMA PROJESİ OCAK 2023 TEMASI***** /OKUDUKLARIM 2023/12   *****   /İZLEDİKLERİM 2023/5

 

 
 
Ocak 2023 teması aşağıdaki tablodadır.
 

Alın yazısı nedir? Nereye, neyle yazılır? Peki ya kader, armağanını sunmadan önce bir insanı kaç kez sınar? Altı nüfuslu bir ailenin üçüncü çocuğu olan Fahriye, hasretle Kore Savaşı’ndaki babasının sağ salim dönmesini beklerken çok geçmeden, daha çocuk yaşında bu soruların cevaplarını aramaya başlayacağından habersizdir. Babası gerçekten de hiç ummadıkları anda çıkıp gelir ama ardında bambaşka bir şeyi getirerek ve işte, o günden sonra Fahriye’nin acılarla, ayrılıklarla, bu kadar da olmaz denilen sınavlarla olan gerçek mücadelesi başlar. Ancak kim ne derse desin hep deli gibi esen kalbinin peşinden gittiğinden, umuda ve sevgiye olan inancını asla yitirmez. Günün birinde ise gönlünü, kendisi gibi bildiği dünyaların ötesini düşleyebilen genç bir çobana, Salih’e kaptırıverir. Kadınların evlenecekleri adamı seçmesinin hayal olduğu bir yerde ve zamanda, âşık olduğu adamla birliktedir. Ailesinde yaşadığı acıların, kayıpların tesellisini, bu çobanın sımsıcak bakışlarında bulur. Öte yandan alın yazısının yeniden araya girmesi çok uzun sürmez. Üstelik bu kez esen rüzgâr o kadar şiddetlidir ki Fırtına Fahriye’yi aklının ucundan dahi geçmeyecek bir kadere doğru sürükler. 1950’li yılların Türkiye’sinden günümüze uzanan ve gerçek bir hayat hikâyesinden uyarlanan Mavi Dantel, güçlü kadınların tüm imkânsızlık, acı, ıstırap ve zorluklara rağmen umuda ve cesarete tutunmaktan asla vazgeçmediğini etkileyici bir dille anlatıyor. “Tam ‘yok artık, bu kadarı da olmaz,’ derken size bunu söyleten o anı arattıracak daha dehşetli olayların birbirini izlediği, cehalet, çaresizlik, yokluk, sevgi, umut ve cesaretle örülü gerçek bir yaşam öyküsü. Kitabı okurken şahıslar, olaylar ve yerler televizyonda bir dizi izler gibi canlanıyor gözlerinizin önünde. Öykünün kahramanıyla birlikte üzülüyor, seviniyor, çektiklerine rağmen hayata nasıl umutla bağlandıklarına tanık oluyorsunuz.” Gün Benderli, Giderayak: Anılarımdaki Nâzım Hikmet kitabı yazarı
 
KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİM;
 
Çağla Çakır'ın babaannesinin hayat hikayesinden esinlenerek yazmış olduğu Mavi Dantel....
 1950 li yıllarda Giresun / Görele de yaşayan Fırtına Fahriye'nin İstanbul'da devam eden hayatı beni okurken gözyaşlarına boğan bir kitap oldu.
Gerçek hayattan esinlenerek kaleme alınmış bu denli trajik hayat hikâyesini okumanızı tavsiye eder, keyifli okumalar dilerim. 

KİTAPTAN ALINTILAR;

İnsan diğer yarısı olmadan nasıl yaşardı ki?
******
Halimize yarın kafa yorarız. Şimdilik tüm dertlerimizi geceye emanet edeceğiz. Uyku şifadır.
*****
Hak yazdıysa bize de yaşamak düşer.
******
İnsanın yüreği neredeyse evi oradadır.
*****
Nefreti, kini yoldaş etme kalbine. Her şey güzelken sevmek en kolayı, maharet her zaman sevebilmekte.
******
Bir yerde kıtlık varsa bilin ki o toprağın insanları birbirlerini sevmeyi, yetimi kollamayı unutmuştur. Kıt olan toprak değil kalplerdir.
******
Veren elden Allah razı olsun.
******
İnsanoğlu her şeyi verirken kıttı da bir tek şey hariç: acı....
******
Özünü kaybeden sözünü bile kaybeder.
******
Bu muydu yoksa sevdalanmak dedikleri? Bir çift bakış, gerçekten de dindirir miydi yürekte kopan fırtınaları.
******
Hayal etme cüretine karşı ödemesi gereken bir bedel her zaman vardı: Hayallerimizin yamasının, hayatlarımıza her zaman tutmayacağını öğrenmek....
*****
İyilik de kötülük da birdir. Kötülük yapan aslında kendine bir ders satın almıştır. Zamanı geldiğinde içindeki kömürü elmasa dönüşterecek bir ders.
*****
İyilikle kötülük sizin baktığınız yere göre değişiyordu, orası kesin çünkü başka türlü olsaydı, affetmek nedir bilmezdik.
******
Anne olunca anlayacaksın, karnında taşımak ne ki? Asıl zor olan, bir ömür  kalbinde taşımak evladını. İster yanında olsun ister uzağında, aldığı her nefesin ağırlığını taşımak omzunda. Korkmak annelik.... Hem de ne korkmak! Olur da bir gün o nefeslerden birinin, seninkinden önce kesildiğini hissedersin diye ölesiye korkmak.
******
Kimsenin saf iyilik ve kimsenin de saf kötülükten ibaret olmadığını iyi biliyordu. Dediğim gibi, iyilik ve kötülük baktığınız yere göre değişiyordu.
******
Zaman yaraları saran bir lütuf mudur  yoksa başlı başına bir yara mı?
******
İnsanoğlu öldüm öldüm dedi ve kaç kere yaşadı. Şu hayatta her şey bizim için. Derdi veren dermanını, sabrını da verir.
******
Kaderle kavga ederken ne olduğunu bile anlamadan yeniliveriyor insan.
******
Hiç kimse tamamen günahkâr yada tamamen masum değildir. İkisini de taşırız içimizde. İyilik de kötülük de bizim parçamız. Sen aynanı nereye tutarsan oray görürsün sadece. Bu yüzden daima iyiliğe ayna tutacaksın ki diğerleri de baktıkça kendi içinde ki iyiliği hatırlasın. Başına ne gelirse gelsin, karşındakinde neyi görmek istiyorsan ona ayna ol, Fahriye.
******
Her veda çizgisinin neresinde durduğun fark etmeksizin, iki tarafı ateşten gömlekmiş.
******
Nereden geldiğini unutan, yolda kaybolmaya mahkumdur.
******
İçten içe hep merak etmişimdir, alın yazısı nedir? Nereye, neyle yazılır? Görünmez bir kalem mi vardır ellerimizde? Biz uykudayken kaderimizi ilmek ilmek işleyen sihirli bir el mi dokunur rüyalarımıza? Yoka daha biz ciğerlerimize dolan o ilk nefesin acısıyla ağlayarak dünyaya gözlerimizi açmadan önce çizilmiş bir yol mudur?
******
Yola gideni, yoldan geleni doyurmak adettendir.
******
Yapılan en ufak bir iyiliğin ya da kötülüğün, kimin bahçesinde gül, kimin yüreğinde diken olacağını tahmin edebilmek mümkün değildi. Ufacık bir hareket, bir söz, bir yerlerde birilerinin kaderini tümden değiştirebilirdi.
******
Hayatın terazisi ince ince her adımımızı tartıyor, o terazinin gözünden hiçbir şey kaçmıyor.... Hiçbir şey...
******
İnsan unutmamalı Fahriye, buraya çırıçıplap, aciz geldiğini ve yine çırılçıplak, aciz gideceğini unutmamalı. Fakat asıl büyük lanetimiz de bu değil mi? Hepimizin laneti. Unutmak! Nasıl da dalıveriyoruz o yumuşacık, tatlı uykuya. Aşklarımızla, eşlerimizle, çocuklarımızla, zenginliğimizle süslüyoruz rüyalarımızı sonra. Ve bir anda o rüyaların ta kendisi oluveriyoruz. İçinde adalet terazisininve ölümün asla olmadığı o tatlı rüyaların.
******
Ne de olsa hiçbir şey sonsuza dek saklı kalmazdı, her şeyin kendine ait bir zamanı vardı. Sırların bile......
******
-Gözlerine iyice bir bak orada ne var?
-Küçük.....Küçücük bir kız var.
-O kız ne istiyor?
-Mutlu olmak sevilmek
-Bunlara sahip olmak için beklemek zorunda mı peki? Hepsinden öte, bunları ona gerçekten bir erkeğin verebileceğine inanıyor mu? İyi bir hayat yaşamanın tek yolu, iyi bir evlilik yapmak mı?
- Kadınlar kendi gücünün farkına varmalı. Erkeklerin arkasında ya da önünde değil, onların yanında birlikte yürüdüğümüz gün, dünya bizi yeniden bağrına basacak.
- Kendi kendine bakabilmek için kimseye ihtiyacın yok. Öyleyse sevilmek ve mutlu olmak için kimseye ihtiyacın yok. Öyleyse sevilmek ve mutlu olmak için de olmamalı. Gözlerinin içinde yaşayan o küçük kızı senden başka kimse sevemez zaten. Çünkü onu görebilen bir tek sensin.
******
Bizler insanız, acı karşısında aciziz, o yüzden istediğin kadar ağla.
******
İnsan oğlu elinden gelse kefenine bile cep diktirir. Hangi birimiz ölümü hatırlayarak yaşıyoruz, hangi birimiz onu kendimize yakıştırıyoruz ki?
******
Ben şimdi şu kapıdan çıkıp gidiyorum ama hakkım, alın terim öbür dünyada bile yakanızda olacak. Bir şeyi doğru dedin Bekir Bey, burası köy yeri değil, İstanbul, büyük şehir.... Ama kabahat şehirde değil, cebi büyüdükkçe gönlü küçülen insanlarda.
******
Zaten hayat neydi ki? Bir hikaye..... Sonunu öğrenmek için bir an önce en arka sayfaya atlamadan, her satırın, her virgülün tadını çıkarak yaşanması gereken bir hikaye. Korkmadan, cesurca yazılması gereken bir hikaye....
******
Fırsatlar kuş gibidir, ya kaçmadan yakalarsın ya da kanatlarını açıp uçmasını, senden uzaklaşmasını beklersin.
******
Nazife bana, ufacık bir iyiliğin pamuk ipliğine bağlı hayatlarımızı nasıl değiştirebileceğini gösteren nadide insanlardan biriydi.
******
Bir insana kayıtsız şartsız, sorgusuz sualsiz güvenmek, gözlerinizi kulaklarınızı mühürleyen bir uyuşturucu gibiydi.
******
Hepimiz bir yerlerde durup keşke şöyle olsaydı, böyle olsaydı diye diye ömürlerimizi geçiriyoruz. Oysa belki de her şey tam da olması gerektiği gibi.... Belki de olmadı diye hayıflandığımız ne varsa, olmaması gerektiği içindi.
******
Geçmişle gelecek ortadan kalktığında korku da ortadan kalkar. Bugün böyle huzurlu bir hayat yaşayabiliyorsam işte bu arada.
******
Bir insan bir işi sevmeden bu kadar düzgün yapamaz. Eh bu kadar çok sevdiği bir işi başkalarına da kolaylıkla öğretir.
******
Her türlü zorluğa rağmen başlanılan bir işin mutlaka bitirilmesi gerektiğine inanırdı. Sonuçlar her zaman hayal ettiğimiz gibi olmayabilirdi ama o yolda, amacımız uğruna attiğimiz her adımın ruhlarımızı güçlendirdiğine inanırdı.
******
Her şey elinin altındayken, hayat kolayken, ortaya iyi bir şey çıkarmak ta takdir edilecek bir yan göremiyorum. Asıl marifet imkansızlıklar içinde verdiğin savaşlardan galip çıkmaktır. Asla vazgeçmemek, her şeye rağmen kaderin yüzüne ben hala buradayım işte diye bağırabilmek gerçek bir erdemdir.
******
İnsan nerede doğarsa orada kökleniyor.
******
Biz kulların birbirimizin duasından başka bir şeyine ihtiyacımız yok.
******
Hatalarımız, günahlarımız, acizliğimizdi bizi insan yapan.
******
Herkes, hayata kendi penceresinden bakar, baktığı her yerde aslında kendini görürdü.
******
Aile bizlere bahşedilmiş en büyük servetti.
******
Sonu olan bir dünya için sonsuz hayaller kuruyoruz.
******
Verdiğimiz bu savaş ne uğruna? Giderken bizimle kim ya da ne gelecek? Bilemiyorum ama bildiğim bir şey var, o da hiçbirimizin hikayesinin boşa yazılmadığı… Bu yüzden yaşlı bir kadın olarak tek dileğim, kendi hikayemde, günün birinde sevdiklerime yeniden kavuşabilecek kadar iyilik biriktirmiş olmak. Sanırım bizimle gelebilecek tek şey de o. Dilerim kardeşimle yeniden karşılaştığımda sırtımda geçici bir hayatın manasız yükü yerine, sevginin parlattığı bir kalbin ışıltısı olur.
Çünkü biz sevgi yolunun yolcularıyız.....
Sevgiden geldik, sevgiye gideriz.
 


KİTAPTAN MÜZİKLER;


 

 
 BLUE BAYOU (2021)

Blue Bayou, gerçek olaylardan ilham alıyor ve Amerika Birleşik Devletleri'nde büyüyen ve karısı Kathy ile mutlu bir evliliği olan Koreli bir evlatlık olan Antonio LeBlanc'ın hikayesini izliyor. Louisiana'da büyüdü, üvey kızına bakıyor ve Kathy'le çok mutlu. Bir yanlış anlaşılma nedeniyle tutuklanan LeBlanc, sınır dışı edilmekle karşı karşıya kalacağı ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafazasına (ICE) transfer edilir. Ailesi ve evi olarak adlandırdığı tek yer için mücadele etmeye başlar. Blue Bayou, son zamanlar yaşanan olaylardan dolayı gideceği yerden emin olan, zamanında ve hassas bir hikaye.
FİLM HAKKINDAKİ DÜŞÜNCEM;
İki saatlik bir dram filmi gerçek hayat hikayesine dayanıyor. Son sahne ağlatıcı bir sahne idi. Müzikte güzeldi...
MÜZİK;
 
RWANDA OTELİ (2004)
 
Dünyanın öbür ucundaki bir ülkede, Rwanda'da 1994'de Hutu'larla Tutsi'ler arasında çıkan savaş yüzünden yüzbinlerce insan öldürülür. Sokaklar adeta bir ceset tarlasına dönmüştür. Tüm dünya yaşanan bu insanlık durumuna parmağını bile kıpırdatmazken, bir otel sahibi olan Paul, 1200 kişinin hayatını kurtarmak için inanılmaz bir özveri gösterir ve otelini adeta bir sığınağa çevirir. Don Cheadle’a filmde sergilediği olağanüstü performans sonucu En İyi Erkek Oyuncu dalında Oscar adaylığı kazandıran film, gerçek bir insanlık dramı ve gerçek bir kahramanlık hikayesi.
FİLM HAKKINDAKİ DÜŞÜNCEM;
  Belçikalıların gelip aynı yörede yaşayan insanlardan az biraz uzunca olanlara hutu, diğerlerine tutsi demesi sonucu ikiye bölünmüş bir halkın birbirine düşmesi sonucu ortaya çıkan katliamın filmi. BİYOGRAFİ konusunda ziledim.

İZLEDİKLERİM 2023/4

28 Ocak 2023

İZLEDİKLERİM 2023/4

 

 
 
SUSPICION (DİZİ) (2022)

Dizinin konusu, Bir ABD medya patronunun oğlu olan 21 yaşındaki Leo, New York’un merkezindeki büyük bir otelden kaçırılır. Olayın kayıtları internete sızıdırılır ve hızla dünyaya yayılır. Otelde kalan dört İngiliz vatandaşı, ana şüpheli olarak görülür. Masumiyetlerini kanıtlamak için zamana karşı umutsuz bir yarışa giren insanlar, kendilerini zorlu bir mücadelenin içinde bulur. Dört İngiliz, gerçekten suçlu mu yoksa kendilerini yanlış zamanda yanlış yerde bulan turistler midir?
 
 Bölümler biraz yavaş akıyor fakat merak ettiriyor
 
Puanım:****

OKUDUKLARIM 2023/11 DANTE'NİN İSTANBUL CEHENNEMİ

27 Ocak 2023

OKUDUKLARIM 2023/11 DANTE'NİN İSTANBUL CEHENNEMİ

 

 
"Cehennem'in en sıcak yerine kim gidecek? Tabii ki ahlaki kriz esnasında tarafsız kalanlar!" İtalyan kökenli Pisani ailesinin genç oğlu Duran, İlahi Komedya'yı İstanbul dekorunda oynamaya neden karar verdi? Koyu bir Katolik olan Bayan Pisani ile gizemci Bay Pisani, oğullarının İstanbul Cehennemi'ne doğru çıktığı yolculuktan nasıl etkilenecekler? Karanlık İstanbul'un esrarengiz kralı Erdoğan Bey ile Fransız düşünür Michel Faucoult ve İspanyol ressam Salvador Dali'yi hangi "hassas çizgi" birleştiriyor? Nasıl bir "büyülü gerçeklik" onun gibi bir adamı İlahi Komedya'ya bağlayabilir? Karargâhı Süleymaniye'de bulunan mistik bir tarikatın üyesi olan yönetmen Cebrail'in, akıllara durgunluk veren planı sonuç verecek mi? Dante'nin büyük aşkı Beatrice'i canlandıran dünyalar güzeli Gizem herkesten neyi gizliyor? İlahi Komedya'nın en önemli karakterlerden biri olan Charon'u sahneye taşıyacak sürpriz oyuncu kim ve "aklını kontrol altında tutarken iradesini nasıl askıya alabiliyor?" Charon, "her istediğini yerine getirebilenin emri"yle başlayacak ve yedi gün sürecek İlahi Komedya macerasında, başrol oyuncusu Duran'dan özenle hangi büyük sırrını saklıyor?
 
KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİM;
 
Konu olarak beni pek açmadı bu kitap, severek okumadım. Belki de cehennem korkumuzdan...
Kitaba kendimi veremedim, belki tekrar kütüphaneden alır okurum.....
 
KİTAPTAN ALINTILAR;
 
Yıldırım iki yere düşmez.
******
Zaman akmış her şey değişmişti ama "insan" adı verilen umutsuz varlığın insan yönü ne yazık ki hep yerinde saymıştı.
******
Kaderin sana sunduklarını, birer hediye olarak kabul et. Unutma ki iyi de kötü de ihtiyaç duyduğumuz için bizimle.
******
Uykumuzda semboller vasıtasıyla kavradığımız gerçekleri, uyandığımızda ancak mistik bir yanımız varsa çözebiliriz.
******
Horozlar dövüşürken birbirlerine mahmuz ve gagayla girişirler. Eğer hayvanın sonraki dövüşlere katılmasından umut kesilmemişse dövüşün bitiminde bu hasarlar mümkün olduğunca onarılmaya çalışılır. Biraz tentürdiyot dökülür, açık yerler iğne iplikle dikilir. Acımaz mı horozların canı? Kaldıysa bir canı, acır herhalde. Geldiğin dünyada, her gün onlarca insan birbirini daha da acımasız yollara başvurarak öldürüyor! O insanlar için de horozlara üzüldüğün kadar üzülüyor musun? 
******
Delilik bu! Ama kime ne? Eğer deliliğimin zararı sadece kendimeyse, bunun üzerinde çok durmamak lazım. Asıl mesele, çıkar sağlamak için başkalarına zarar verecek delilikler yapmakta ya da yapılanları görmezden gelmekte. Öyle değil mi?
******
Bazı meselelerin anlaşılması ertelenebilir belki ama bazı durumlar erteleme kabul etmez.
******
Gönül dağı yağmur yağmur boran olunca, 
Akar can üstüne sel gizli gizli, 
Bir tenhada can cânanı bulunca, 
Sinemi yaralar yâr oy yâr oy yâr oy yâr. 
Neşet ERTAŞ
******
Na to kafari, na to mermari! 
******
Eğer sürdürebilme gücün ve cesaretin varsa, mermi bir gün mutlaka senin istediğin doğrultuda patlar. 
 *******
İnsanın kendi hayatını bir sanat eseri gibi ele almasının daha zor olduğunu kabul etmeniz gerekir.
******
Aklını kontrol altında tut ve iradeni askıya al! İşte Dali'nin sihirli davranış biçimi!
*******
 Eğer biri bir kitabı iyi okumuşsa, yazarına olduğu kadar okuruna da şapka çıkarırım.
******
Bırakın bir rüyayı anlatmayı, gözle görülüp elle tutulan olayları anlatmak bile sanıldığı kadar kolay değildir.
*******
Gücü elinde bulunduran yaksın, yıksın, kırsın, döksün ve akıllı olmadığını düşündüğü herkesi kontrolü altına alsın öyle mi? Oysa ben de tam haksızlıklara tahammül edemediğiniz için gücünüzü göstermeye çalıştığınızı düşünmeye başlamışken
******
 Ne zaman gerekse ailesinin arkasında olduğunu hissetmek ne kadar hoş bir güven duygusu yaratıyordu insanda.
******
 
 
KİTAPTAN MÜZİKLER;