OKUDUKLARIM 2025/ AHLAKIN EVRİMSEL GELİŞİMİNİN İMKANI

24 Ocak 2025

 

 
Evrim teorisi, felsefî ve teolojik planda çok önemli sonuçlar doğurmuş ve insan hayatına dokunan her alanda önce fikri düzeyde daha sonra ise zamanla pratik hayata dair pek çok yeni yönelim ve bakış açılarının doğmasına sebep olmuştur. Bu değişikliklerin kendini gösterdiği birinci alan yaratılışa dair teorilerdir. Bununla birlikte en önemli ve fakat üzerinde yeterince durulmayan yönü ise ahlak alanıdır. Evrim teorisinden hareketle temellendirilmiş etik teorilerin Türkiye’de hemen hemen hiç ele alınmamış olması elinizdeki bu eserin ortaya çıkmasındaki en önemli sebeptir. Evrim ile ahlak arasında nasıl bir ilişki olduğu yönündeki bir soru da bu kitabın varlık bulmasının sebepleri arasındadır. Buna bağlı olarak inandığımız ve hayata geçirdiğimiz ahlâki ilkelerin felsefî arka planının ortaya konulmasına yardımcı olmak için bu çalışmanın konusu Ahlakın Evrimsel Gelişiminin İmkânı olarak belirlenmiş, içeriğinde de öncelikle evrimci etiğin temel ilke, kavram ve problemleri ortaya konmaya çalışılmıştır.
 
KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCEM;
 
Evrimleşmiş ahlak görüşünün benimsenmesinin altında insan zihninin ve ahlakının sırf doğal seçilimle çalışan evrimin bir ürünü olarak görülmek istenmesi yatıyor. Kitapta okuduğum kadar ile bir pragrafta şu geçiyordu, insanların birbirini ezmesi ve benzeri durumlar , ahlak olarak yanlış bir şey değil, tamamen doğanın kanunu olan güç sağlamak, güçlünün zayıfı ezme durumudur diyordu. Ne derece doğru tartışılacak bir konu ama birini ezmek yada benzeri durumdaki davranışlarda bulunmak bence kişinin kendi ahlaki görüşünün içindedir. 
 
KİTAPTAN ALINTILAR;  
 
Her bir fikrin önemli olduğunu; çünkü fikirlerin toplumların hem ölümsüz olmasında hem de yok olup gitmesindeki rolünün büyük olduğunu unutmamak gerekir.
*****
Lamarck'a göre biyolojik evrim Tanrının kontrolünde ve gayeli bir var oluş süreci iken Darwin bir amaç yüklü olan bu varoluş sürecini "canlıların çevreleriyle girdikleri gelişigüzel ilişki, amaçsız ve yönsüz değişmelere neden olur."
*****
İnsanlık hiç durmayan ilerlemeye bağlı olarak ilkel bir ahlak seviyesinden en üstün ahlak seviyesine doğru tekamül yaşamaktadır.
*****
Ahlaki davranışlar insan tabiatındaki ahlaki iç güdülerin ürünüdür.
*****
Darwin'e göre insanın ahlaki duygu ve davranışları hayvan türünden miras aldığı iddiası vardır.
*****
Sosyal hayvanlarda görülen sevgi, sempati duyma, türü içinde mutlu olma ve sadakat gibi sosyal davranışların daha fazlasına sahip olduğu için insan da sosyal hayvandır ve bu yönüyle de daha üstün bir ahlaki varlıktır. Evrim teorisine göre sosyal hayvanları kendi arkadaşlarına yardım etmeye sevkeden şey sahip oldukları bazı özel içgidülerdir; içgüdüleri harekete geçiren şey ise sevgi ve sempatşi duygusudur. İnsanı yardım etmeye yönelten esas unsurlar ise gelişmiş zihni güçler, akıl ve tecrübedir.
*****
Evrensel ahlak değerleri etiğin ortak insan mirasının bir parçası olduğuna inanılarak ve bütün insanların kabul edeceği genel geçer etik önermeler ve prensipler ortaya konularak elde edilebilir.
*****
Kendin için istediğini başkaları için de iste, ilkesi ahlaki bir ilke olarak evrimci ahlak içinde de önem kazanmıştır.
*****
Bencil ve kavgacı insanlar bir araya gelemezler ve birlik olmayınca hiçbir konuda başarılı olamazlar. Zekâ, cesaret, disiplin, sadakat gibi nitelikler bakımından zengin bir kabile yayılır ve diğerlerine galip olur; ancak zamanla, bütün geçmiş tarihin gözden geçirilmesi sonucu, daha yüksek oranda bu kabiliyetlerin verildiği gruplar tarafından mağlup edilir. Böylece sosyal ve ahlaki nitelikler yavaş yavaş ilerler ve dünyaya yayılır.
*****
Her hayvan kendi içgüdülerini izleyerek mutlu olacak, içgüdülerinden uzak kaldığı ölçüde de mutsuz olacağı için içgüdülerin  takip edilerek en yüksek mutluluk gayesine ulaşılması evrimci etiğin amacı olmaktadır.
*****
Ahlak anlayışının temel fikirleri şöyledir;
1- Ahlak sosyal içgüdülerin ortaya çıkardığı temel duygu davranıştır.
2- Sosyal içgüdüler ise zihnin evriminin ürünüdür.
3- Dilin gelişmesi, toplumsal ortak kanaatleri ortaya çıkarmış ve toplumsal onay gören ve dışlanan davranışlar karşılıklı sempati düşüncesinin gelişmesine yol açmıştır.
4- Alışkanlıkların biçim kazanması, ahlakın evriminde yardım ve teşvik edici bir rol oynamıştır.
*****
İnsan davranışları diğer canlılarınkinin daha kompleks bir seviyesi olduğu gibi aynı zamanda onların bir parçası ve devamıdır.
*****
Filozofa göre bir bireyin mevcut şartlara uyum sağlaması kötülükleri, uyum sağlaması ise iyilikleri doğurur.
*****
Değer dediğimiz kavram insan davranışlarıyla ilgilidir yani insanın iradeli davranışlarına değer yüklenir veya bu tür davranışlar bir değer taşırlar. Davranışı değerlendirebilmenin yolu ise sebepleri ile birlikte onun ortaya çıkış sürecini diğer bir ifadeyle evrimini anlamaktan geçer.
*****
Biyolojik bakımdan ilerleyen bireylerin bu ilerleyişine sosyal gelişme ve ilerleme de eşlik etmek zorundadır.
*****
Mutluluğun elde edileceği ortam, herkesin eşit özgürlüğe sahip olduğu toplumdur.
*****
Herkes tek kişi sayılır, hiç kimse tek kişiden daha fazla bir şey değildir.
*****
İnsanın akıl ve irade sahibi olması ve bunları kullanabilmesi özgür bir varlık olmasıyla anlam kazanmaktadır ki kutsal dinler de insanın iyi ve kötü arasında seçim yapma özgürlüğüne sahip olduğunu belirten ifadelere yer vermiştir.
*****
Bireyin özgürlüğü başkasının özgürlüğünün başladığı yerde biter.
*****
İnsanoğlu evrimin bıraktığı miras nedeniyle yaptığı şeyleri yapar.
*****
Duygular, bireylerin çevrelerindeki tehdit ve fırsatlara karşı en uygun tepkiyi içeren fiziksel ve psikolojik davranışların ortaya çıkmasını sağlayan doğal seleksiyonun bir ürünüdür.
*****
Dean HAMER eserinde, insanın davranışlarının, inançlarının kısaca fizikive ruhi yapısıyla ilgili her durumun genlerinde kodlanmış dolayısıyla araştırılabilir ölçülebilir olduğunu, genlerin çevresel faktörlerle birleşerek duygu ve davranışları ortaya çıkardığını ileri sürmüştür.
*****
Her bireyin dünyaya baktığı bir penceresi vardır; bundan dolayı sorgulanması gereken husus dünyaya "hangi pencere" den bakılırsa insanın daha güzel, adaletli ve yaşanabilir bir hayata kavuşulabileceği ile ilgili olmalıdır.
*****
Reel dünyada ahlakın ve değerlerin değiştiği hatta bir insanın ahlakın da bile zamanla değişmeler meydana geldiği rahatlıkla görülebilir.
*****
Gerçek şu ki hiçbir entellektüel kusur nefsine düşkün insan merkezci görüşten daha fazla zarar verici değildir.,
*****
Dini inanç, duygu ve kabuller beynin evrim geçirmesinin zorunlu bir sonucu olarak tanımlanınca ahlaki ilkeler de bu zorunluluğun bir parçası dolayısıyla evrimin zorunlu bir neticesi olacaktır.
*****
İnsan davranışları, genlerin ortaya koyduğu ve bozulmadan korunacak olan karmaşık bir tekniktir. Dolayısıyla ahlakın açıklanabilmesi için genlere başvurulmak zorundadır.
*****
İnsanoğlunun varlığını oluşturan doğal, tarihi, kültürel hayatın birlikteliğidir.
*****
Ahlakın doğal sebeplerinin, doğurduğu ihtiyaçlara evrimsel bir uyum olarak kabul edildiği sosyobiyolojik yaklaşıma göre ahlakın açıklanmasında iki faktör etkilidir. Birincisi tüm duyguları oluşturan beynin ve fonksiyonlarının gelişmesi, diğeri ise bu duyguların davranışlara dönüşmesini ve davranışların çeşitliliğini sağlayan genlerdir.
*****
Sosyobiyolojik yaklaşımda beyindeki duygu merkezleri çevreden gelen etkilere ne kadar uygun tepki verir ise ahlak da o derece gelişir.
******
Karşılık verme ümidi olmaksızın cömert olmak davranışlar arasında en sevilenidir.
*****
Eğer birisine yardım etmenin sonucunda bu kişiyi karşılığında yardım etmeye mahkum etmiş oluyor isek hala bencil duygulardan kurtulamamışız demektir.
*****
İçinde bulunduğu etnik grubun kahramanlık ve mutluluğunu savunan kişi kendi kendini savunan kişidir.
*****
İnsanın ahlaki tabiatı ise bilinç ve irade kazanmasıyla ortaya çıkmıştır; bundan dolayı da irade ve bilincin ortaya çıkmasından önceki tabii eğilimlere ahlaki, bir değer biçilemez ki nitekim bu dönem saflık dönemi olarak adlandırılmıştır.
*****
Bilinç ahlakın en önemli şartlarındandır, dolayısıyla bilinç olmaksızın ahlaktan ve sorumluluktan söz edilemez.
*****
Sürekli çatışmanın, hayat kavgalarının olduğu bir yerde düzenden bahsetmenin imkansızlığından dolayı evrim teorisinin temel ilkesi olan doğal seleksiyon ile ahlakın varlığı için gerekli olan düzenin bir arda bulunması çok zor gözükmektedir.
*****
İnsanı yaratan Tanrı'nın fiilleri, gelişigüzel değil mutlaka bir nedene mebnidir.
*****
Tanrının kendisini ilk yarattığı şekliyle ve mahiyet bakımından hiçbir değişikliğe uğramadan dünyada varlığını devam ettiren insa, kendisine verilen görev sebebiyle şeref ve üstünlük kazanmıştır.
*****
Teolojik düşüncede evreni anlamak gerçekte insanı anlamaktır; insanı anlamak ise onu bir bütün olarak, yani hem biyolojik hem ruhi yapısını hem de düşünce ve bilgi birikimini bir arada anlamakla mümkündür.
*****
Dünyanın imar edilmesine katkı sağlamak, kalbin ve zihnin değişmesiyle mümkün olacaktır.
*****
Ahlakta hep mükemmele doğru bir gidiş söz konusudur.
*****
Alışkanlıkların bir kısmı buyruklardan çoğu ise itaatten kaynaklanır.
*****

KİTAPTA BAHSİ GEÇEN KİTAPLAR;

Tanrı ve evrim (2013) Fatih ÖZGÖKMAN
Tabiat ve Kur'an ayetleri ışığında yaratılış ve evrim (2015) Hüseyin ALLAHVERDİ
Evrim nedir ne değildir? (2019) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder