Dünkü yazımızı yemek aşkı ile sonlandırmıştık. İşte anneme yaptığım sütlaç. Hava çok güzeldi ne yapayım diye düşündüm, yalnız da olsa sinemaya gitmeye karar verdim. Aklım da olan film gelmişse sinemaya girecektim ve gelmiş, saat 14:00 de biletimi aldım. Bir saatlik boş zamanımı da cafe de geçirdim.
Bahar geldi ya artık dışarıda oturabiliyoruz oh ne rahat:)))
Kahve ve kitap keyfi olmadan olmazdı:)))
Ve işte seçtiğim film. Aşk duygularımız hala yerinde mi bir sınayalım dedim. Hazal ve Alinin çok güzel bir aşkına 2 saat boyunca şahit olduk. Ben bu film de biraz da olsa bir sahne de kendimi buldum.
Bazen size olur mu bilmem ama hayat tesadüfleri sever derler ya, bir şey düşünürsünüz bir süre sonra karşınıza çıkar veya o olay gerçekleşir. Geçenler de, Ağbim ile birlikte bizim burada fabrikası olan ve satış mağazası da bulunan ZORLU satış mağazasına alışverişe gittik. Ağbim oradan bazı ürünler alıp satıyor. Gezdim dolaştım oda kokuları bölümüne geldim, bir koku çok hoşuma gitti adı MAGNOLİA, keşke evdekiler rahatsız olmasa da, böyle oda kokularından, alsa idim diye düşündüm. Tabii almadan çıktım. Eve geldik o akşam eskilere gittim, önceden vişne çürüğü ruj kullanırdım çok, yeniden alsam mı diye düşündüm. Aradan bir hafta filan geçti 8 MART DÜNYA KADINLAR günü şirketimizin hediye paketi geldi, açtım birde ne göreyim Avon'un MAGNOLİA el kremi ve vişne çürüğü ruj:))
Bu film de ise benim sevdiğimden almak istediğim bir hediye vardı, film de de onu buldum.
ŞİMAL:)))
Ben yavru köpekleri çok severim ve sevdiğimden de böyle bir hediye almak isterim. İşte bu film de de bu vardı:)))
ACABA GERÇEK OLUR MU:))))))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder