CUMHURİYETİMİZİN 91. YILI KUTLU OLSUN. İZLEDİKLERİM -20-

29 Ekim 2014


Bizden sonra ki nesillerin de sonsuz bir minnet duygusu ile kutlamalarını temenni ediyorum.


Bir süredir soğukalgınlığı ve reflü ile uğraşıyorum, akabilinde astımda tetikleniyor tabii. Rabbim kimseyi hasta bırakmasın şifasını da versin.


Bitirdiğim bir kitap daha, bir sonraki postta onu paylaşacağım.


Hediye yaptığım boyunluğu bitirdim..


Yeni bir boyunluğa başladım. Artık havalar soğuduğu için içeri kapandık, film ve el işi günleri açıldı. İnstagramda #vstitch tekniği kullanaraktan yaptım, bir kısmı düz krem rengi oldu, diğer ip bitti çünkü:)) kenar iplerini temizlemek için dua edin çünkü her sırada ip kopardım. SABIR diyorum.



Dün çarşıdan 2 paket yarımşar kiloluk lor alıp mutfak masasına bıraktım. Annem kapıyı aralık bırakmış. Yukarıdaki arkadaş sabıkalı tabii.. Sen mutfaktan içeri gir, paketlerden birini aşır bahçeye çıkar arkadaşlarına ziyafet sofrası hazırlamış:))) Bir çıktım mutfak kapısından bunların hepsi niye bir arada dedim, baktım lor yiyorlar koşturdum içeri evet evet paketlerden biri eksik:))))))
Ne yapayım o da onların kısmetiymiş afiyet olsun...


Sonbahar' da AŞK başkadır dedirten yeni bir Aşk filmi Sinemalarda:))


Yine güzel bir Çağan IRMAK filmi vizyonda. Ben de bu gün ilk gösterim gününde gittim. 
Işıl YÜCESOY
Hümeyra
Farah Zeynep ABDULLAH
Mehmet GÜNSÜR
Kerem BURSİN
Film ve konusu ve oyuncular hepsi muhteşemdi. Konunun geçtiği yılların kostümleri ve konusu tam olarak yansıtılmış, 
-Bu gün Cuma enseyi kapa:))
-Eller mum:)) ( bu konuda ben de on parmak daktilo kullanmayınca çok cetvel yemiştim)
Ve Işıl YÜCESOY'un
-Nah taktırırım hareketi:)))
-Resim çerçevesinin arkasından çıkan not ise bana yıllar önce İTİRAF.COM da eşini aldatan bir erkeğin,okuyup ağladığım bir itirafı hatırlattı.Onu da sizler için bulup buraya aktarıyorum.

Karımı 1998'in sonbaharında kaybettim... Yedi senelik evliliğimizin iki senesini kanser tedavisi için hastanelerde geçirmiştik. Karim, her evlilik yıldönümümüzde ikimizin fotoğrafını çerçeveler, "Bunlar bizim hayatimizin gölgeleri" derdi.. Öldüğünde, yedi tane resmimiz vardı. 97'in bir gecesinde onu aldattım. Oysa ona sürekli onu ne kadar çok sevdiğimi ve sonsuza kadar sadık alacağımı söylerdim. Ölmeden iki hafta önce yine aynı şeyi tekrarladım. Tuhaf bir gülümsemeyle baktı bana ve sadece: "Biliyorum" dedi. İzmir’e kar yağdığı gün, yani bir ay önce,evdeydim. Fotoğraflarımıza bakıyordum yine... Her çerçevenin altında bir harf olduğunu ilk kez o gün fark ettim.
- A.
- R.
- K.
- A.
- S.
- I.
- N.
Gerisi için yılları yetmemişti. Ama sanırım "Arkasına bak" yazmaya filan niyetlenmişti. Hemen çerçevelerin arkasına baktım. Hiçbir şey yoktu. Sonra bir şey dürttü beni, hepsini teker teker söktüm. inanabiliyor musunuz, her birinin arkasından bir mektup çıktı! Geçirdiğimiz her sene için sevgi dolu sözler yazmıştı. 1997'deki resmimizin içinden çıkan zarf ise simsiyahtı. Ve içinden su sözler çıktı: "14 Mart 1997/Gözlerin bana başka birine dokunmuş gibi baktı/ Söylemene gerek yok, biliyorum..." 2002'deyiz. Onu kaybedeli 4, aldatalı 5 yıl oluyor. İçim acıyor simdi. Çünkü kadınlar biliyor, hissediyor... Seni seviyorum diyenin sevgisinden şüphe et, çünkü; aşk sessiz, sevgi dilsizdir....

Sevdiğinizle birlikte yaşlanmanız dileğiyle hoşçakalın, filmi mutlaka izleyin...


4 yorum:

  1. Dileğine yürekten katılıyorum umarım bizden sonrakilerde aynı heyecanla kutlarlar Cumhuriyet bayramını ayrıca çok geçmiş olsun inşallah çabucak atlatırsın kendine iyi bak sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçmiş olsun dileğiniz için teşekkür ederim. Umarım dedim çünkü dileğim devamlılığı yönünde.
      Sevgiler

      Sil
  2. sizinde cumhuriyet bayramınız kutlu olsun.bu arada geçmiş olsun.grip için ilaçla 7 günde ilaçsız bir haftada iyileşir derler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok sağolun, benim esas derdim reflü. Hepsi birbirini tetikliyor.
      Sevgiler

      Sil