“Prometheus miti, kendi kendisine şiddet uygulayan, kendi kendisiyle savaş halindeki günümüz performans öznesinin psikolojik aygıtının bir sahnesi olarak yeniden yorumlanabilir. Kendisini özgür zanneden performans öznesi aslında Prometheus gibi zincirlenmiştir. Sürekli büyüyen ciğeriyle beslenen kartal, performans öznesinin savaştığı alter egosudur. Böyle bakıldığında Prometheus ile kartal arasındaki ilişki bir kendilik-ilişkisi, bir kendi kendini sömürme ilişkisidir. Kendinde ağrısız olan ciğerin ağrısı ise yorgunluktur. Böylece Prometheus, kendini sömüren bir özne olarak sonsuz yorgunluğa yenik düşecektir. Performans öznesi yorgunluk toplumunun kök-figürüdür.”
Yorgunluk Toplumu, günümüzün en etkili filozoflarından Byung - Chul Han’ın başyapıtıdır. Günümüzü anlamak isteyen herkese! Gözden geçirilmiş çevirisiyle...
KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCEM;
Benim için ağır konular içeren bir kitap. Bu kitabı da sakin bir ruh haliyle (zorlayıcı olduğunu düşündüğümden ) okumanızı tavsiye ederim.
KİTAPTAN ALINTILAR;
Şiddet yalnızca negatiflikten değil, aksine pozitiflikten de doğar, yalnızca ötekiden veya yabancıdan değil aynıdan da doğar.
*****
Düşmanlığın soykütüğü şiddetin soykütüğüyle örtüşmez. Pozitifliğin şiddeti, düşmanlığı varsaymaz. Özellikle hoşgörülü ve barışçıl bir toplum içinde ortaya çıkar ve gelişir. Bu yüzden, viral şiddetten daha görünmezdir. Pozitifliğin şiddeti, dost ile düşman, iç ile dış veya kendi ile yabancı kutuplaşmasının olmadığı, aynının negatiflikten yoksun mekanında ikamet eder.
*****
Disiplin toplumu bir negatiflik toplumudur. Yasağın negatifliğiyle belirlenmiştir. Onı yöneten negatif yardımcı fiil olmayabilirdir.
*****
Depresyon geç modern insanın kendi olmak hususundaki başarısızlığının patolojik bir dışavurumudur.
*****
Sömüren aynı zamanda sömürülendir.
*****
Walter Benjamin derin can sıkıntısına "deneyim yumurtası üstünde kuluçkaya yatan bir hayal kuşu" der. Bedensel gevşemenin zirvesi uykuysa eğer, zihinsel gevşemenin zirvesi de derin can sıkıntısıdır.
*****
İnsan tek başına dans edebilir.
*****
İnsan karekterinde yapılması gereken zorunlu düzeltmelerden biri ondaki tefekkür/içebakış unsurunun büyük ölçüde güçlendirilmesidir.
*****
Yalnızca tanrıyı ya da öte dünyayı değil, aynı zamanda gerçekliğin kendisini de ilgilendiren modern inanç kaybı, insan yaşamını radikal bir şekilde geçici hale getiriyor.
*****
Arendt kitabını şu sözlerle sonlandırır: Düşünce deneyimini iyi bilenler, Cato'nun şu sözüne hak vermemezlik edemeyecektir: 'İnsan hiçbir şey yapmadığında her zamankinden daha aktiftir, kendi başınayken de her zamankinden daha az yalnızdır.'
*****
Kişiyi olması gereken kişi yapan şey öncelikle aktif yaşam değil, aksine tefekküre dayalı yaşamdır.
*****
Nietzsche Putların Alacakaranlığında, insanın eğitimciye muhtaç olduğu üç görev formüle eder. İnsan görmeyi, düşünmeyi, konuşmayı ve yazmayı öğrenmelidir. Nietzsche'ye göre öğrenmenin hedefi "yüksek kültürdür" Görmeyi öğrenmek "gözü dinginliğe, sabra, kendine-yaklaşılmasına-izin-vermeye alıştırmak" yani, gözü derin ve tefekküre dayalı bir dikkate, uzun ve yavaş bir bakışa yetenekli kılmak demektir.
*****
Öfke, bir durumu kesintiye uğratabilen ve yeni bir durumu başlatabilen bir güçtür/yetidir. Öfke, her geçen gün, radikal bir değişime sebebiyet verebilmekten oldukça uzak olan kızgınlık veya gerginliğe daha fazla boyun eğmektedir. Kızgınlığın öfkeyle olan ilişkisi, korkunun kaygıyla olan ilişkisi gibidir.
*****
Yaşamak için gösterilen bütün çabalar ölüme doğru götürür.
*****
Yorgunluğun geniş bir kalbi vardır.
Maurice BLANCHOT
*****
Yorgunluk, insanları özel bir sakinliğe, sükunet içinde bir şey yapmamaya yetkin kılar.
*****
Merhabalar.
YanıtlaSilDemek, yorgunluk da işe yarıyormuş. Bilgilendirmeniz ve kitap tanıtımınız için teşekkür ederim. Emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
Yeni yılın size ve sevdiklerinize sağlık, huzur ve mutluluklar getirmesini diler; yeni yılınızı kutlarım.
Selam ve saygılarımla.
Yorum için de yeni yıl dileğiniz içinde çok teşekkür ederim.
SilSelamlar ve saygılar