“Abla.”
“Efendim.”
“Biliyor musun?”
“Neyi?”
“Senin kaderin benimkini de yazmış…”
Savrulan Hayatların Hikâyesi
1900’lü yılların başı, Biga…
Savaştan yorgun düşmüş bir millet, bir çiftlik ve zengin bir
aile. Bir yemin ve o yeminle vicdanı arasında sıkışıp kalmış bir baba... Gün
gelir kader zarını atar ve hayatlar savrulur dört bir tarafa.
İncir Kuşları, Piruze-Şam’da Bir Türk Gelin, İki Kişilik
Yalnızlık gibi çok okunan kitapların yazarı Sinan Akyüz’ün kaleminden genç
yaşta Ürdün’e gelin giden iki kız kardeşin gerçek yaşam öyküsünü soluk soluğa
okuyacaksınız.
Bu romanı elinizden bırakamayacaksınız…
Tarih, kader ve aşkın mükemmel bir karışımı…
"Kadınlarımız bu dünyaya kara kefenle geliyor, öteki
dünyaya beyaz kefenle gidiyor."
"Allah tektir, farklı olan sadece dinlerdir."
"Hayatın cehenneminde kavrulmuş bir insan düşüncelerini
öyle bir çırpıda dile getiremez."
“Aşk abdest gibidir; şüpheye düşersen bozulur.”
"Vatan aşkı bir tohum gibidir.Bir tohum ne yazık ki su
yerine kan istiyor."
Geçenlerde kuzenim önermişti bu kitabı. Şimdi tekrar karşıma çıktıysa işaretleri görüp listeye eklemek lazım. 😁
YanıtlaSil