Bahçemdeki kasımpatılardan bir demet ile merhaba. Bunları geçen sene almıştım ufacıktılar bu boya kadar büyüdüler ve çiçek olarak çoştular. Yarın arkamızdaki okulda tatil olduğu için anma töreni yapılır mı bilemem ama normal hafta içine rastlasaydı anma töreni için okula giden çocuklar bu çiçekleri bitirirlerdi. Teyze bana da bana da derken çiçek kalmıyor ama olsun...
Bu haftan performansım düşük ne kitap okuyabiliyorum ne de film izleyebiliyorum. Sabahları kalkıp kahvaltı yapıp, ortalığı topladıktan sonra tembel tembel yatıyorum. Karnım acıktığında kalkıp biraz leblebi yiyorum, sonra tekrar yatak. Depresyona mı girdim ne, kapalı havaları hiç sevmiyorum.
Bugün yaptığım 1,5 saatlik yürüyüşten sonra parkıma gittim. Hava çok güzeldi bunu değerlendirmek lazım dı. Biraz kitap okudum, bir iki bardakta ajda çay içtim. Biraz olsun güneşili havanın tadını çıkardım. En son kahve içerek parktan çıktım. Bankada işim vardı onu hallettim. Evde leblebim bitmişti bimden leblebi aldım.
Eve minibüs ile döndüm:)) yürüyüşte yeterince yorulmuştum. Baktım birkaç gündür bloğa giremiyorum, girip 1-2 satırla günün özeti ile herzamanki gibi merhaba diyeyim dedim. Biraz bloglarda dolaştım, daha sonra akşam yemeği için mutfağa geçtim en sevmediğim yemek olan karnabahar yapmaya başladım. Nefret ederim ama kış sebzeleri arasında yer aldığı için mecburen pişiriyoruz.
Sonra belediyeye telefon açtım. Yan apartmandan taşınan birisi yatak, döşek atmış bizim bahçe duvarının önüne. Onu oradan almalarını istedim. Aslında bu kişiye ceza yazmaları lazım ama kişi nereye taşındı belli değil. Birazdan komşu Hayriye abla yürüyüşten dönerken bize uğrayacak birer kahvede onunla içeriz artık.
Kasımpatılara bayıldım. Renkleri de şahane. Maşallah diyeyim:)
YanıtlaSilSağolun, başka renkleride mevcut buraya düşen bu renk oldu.
SilÖzlemciğim nihayet aldım ben de ;)) Kendine dikkat et, havalar ne soğuk, ne sıcak çarpıveriyor.
YanıtlaSilGördüm gördüm, yazını da okudum. havalar sıcak gidiyor ama trakyanın kışı sonradan olur bakalım ne yapacağız.
SilÇocukluğumu hatırladım... Kucak kucak kasımpatılar götürürdük okula, Atatürk büstü çiçek bahçesi olurdu... Ben de pırasayla öyleyim... kocacık her hafta pişirsem bıkmaz yer... :) 10 gün olmuştur alt kattan taşınan komşu da bizim apartmanın iç girişine duvara dayalı kocaman bir karyola altı bıraktı, gitti... biri mi gelip alacak, bilmiyor, bekliyoruz... :)) yine de tüm apartman ne iyi niyetliyiz di mi?... :))
YanıtlaSilAynen bende çocukken götürüyordum kasımpatı hatta yoldan geçen diğer öğrencilerde isterdi annemden. Pırasayı severim bende:)) hiç sorma böyle eşya bırakıpta gidenleri belediyeye telefon açtığımda para yatıracaksınız dedi. Bende taşınıp giden kişiyi bulup almalarını istedim. Neyse sorun çıkmadan aldı belediye.
SilLeblebiyi çok seviyorum, rejim yaparken özellikle. Ama şimdilerde bozayla yiyoruz, o pek rejim olmuyor.
YanıtlaSilBoza mevsimini açmadık daha biz.
SilBüyük blog takip etkinliğinden takibinize geri dönüş yaptım
YanıtlaSilSağol güzelim.
SilKış aylarının kasveti insanı sarsıyor bazen. Ama takvimde yazıyordu ,kasım ayı ılık geçerse ki şu an İstanbul'da havalar çok güzel gidiyor, kış da hafif atlatılırmış.
YanıtlaSilLeblebinin beyazını daha çok severim, biraz sert olur ama iyisi güzel olur.
Kışı çok sevmesem de karnıbaharı çok severim ben..Sevgiler.
Trakyanın kışı sonradan olur belli olmaz yakınız 1,5 saatlık yol, b,ze kış gelirse size de gelir:)) beyaz leblebi sert oluyor yiyemiyoruz biz.
Silsevgiler,
çiçek mi satıyoon ne güzel yaaa :) depresyon hırkan var mı hihihi :)
YanıtlaSilNasıl bir hırka imiş o :)))
SilAnma günlerinde biz de kasımpatı götürürdük okula, geçmişi hatırlattınız. Leblebiyi ben de çok severim, hele yeni kavruluyorsa sıcak sıcak mis gibi kokar.
YanıtlaSil