BCP BLOGGER CANLANDIRMA PROJESİ NİSAN 2024 OKUDUKLARIM 2024/30

30 Nisan 2024

 

JULES 2023 

 
Jules, Pennsylvania'nın batısındaki küçük bir kasabada sakin ve rutin bir hayat yaşayan Milton'ın (Kingsley), bir UFO ve dünya dışı yolcusunun arka bahçesine düşmesiyle gününün altüst olmasını konu alıyor. Çok geçmeden Milton, "Jules" adını verdiği dünya dışı varlık ile yakın bir ilişki geliştirir. İki komşunun (Harris ve Curtin) Jules'u keşfetmesi ve hükümetin hızla yaklaşmasıyla işler karışır. Üç komşu, bu beklenmedik yabancı sayesinde hayatlarının ilerleyen dönemlerinde anlam ve bağlantı bulurken, ortaya komik, çılgınca yaratıcı bir yolculuk çıkar. 

İnceliklerle dolu bu film, yalnızlığı, yaşlanmayı ve insan ilişkilerini araştırıyor ve bizi toplumumuzdaki sürekli dönüşümler üzerinde düşünmeye davet ediyor. Duygularımıza dokunan, yalnızlık, terkedilmişlik, yaşlanma ve aile ilişkileri üzerine düşünmeye teşvik eden hassas, etkileyici bir çalışma.
 
 
AFTER YANG 2022
 
Son yılların dikkat çeken sinemacılarından Kogonada’nın Alexander Weinstein’ın Saying Goodbye to Yang isimli kısa öyküsünden esinlenerek senaryosunu yazdığı, yönetmenliğini de üstlendiği After Yang, kaynak materyali gibi fütürist bir öykü anlatacak. After Yang, yakın gelecekte, insanların çocukları için android bakıcılar tutabildiği bir gerçeklikte geçiyor. Colin Farrell’ın canlandırdığı Jake ve Jodie Turner-Smith’in hayat verdiği Kyra, kızları Mika’ya göz kulak olması için Yang isimli bir yapay zekâ edinecek. Onun arızalanmasıyla başlayan olaylar döngüsünde, oldukça insani hisler ve hatıralar geliştiren, aileyle sıkı bağlar kurmuş robot için kurtarma yolları aranacak. Jake ise hayatın akışında kaybolduğunu, iletişiminin ve ilişkilerinin yozlaştığını fark edecek; eşi ve kızıyla yakınlaşabilmek için çaba gösterecek.
 
Diyaloglar güzel, replikler güzel...
Eğlence ve atraxyon arayanlar için ugun olmaz sanırım..
 



Geçen hafta pişirdiğini, brokolinin kalanı hala dolapta mı duruyor? Bu hafta yaptığınız mutfak alışverişinden kalan, bozulmaya yüz tutmuş meyve ve sebzeler dolabı her açtığınızda üzgün üzgün size mi bakıyor? Yalnız değilsiniz. Yemek yaparken atık üretmeme konusunda ne kadar hassas davranırsak davranalım, çoğu zaman bunu başaramıyoruz. Marketteki ürünler belli porsiyonlarda paketlendiği için, pişireceğimiz yemeğin gerektirdiğinden daha fazla ürünle eve dönmek zorunda kalabiliyoruz. Ayrıca yemeğin ev halkı tarafından beğenilmesi ve sağlıklı olması arasında da bir denge kurmaya çalışıyoruz. Bu sürecin sonunda yenebilir durumdaki gıdaların toprakta, üreticide başlayan yolculuğu çöp kutumuzda son buluyor. David Evans pek çoğumuzun ortak problemi haline gelen atık meselesini merkeze koyduğu araştırmasının sonuçlarını, çeşitli antropolog ve sosyologların teorileriyle harmanladığı bu kitap aracılığıyla okuyucuya sunuyor. Ayrıca Evans gıdayı gıda olmaktan çıkaran, onu "atmaya hazır" hale getiren sebepleri araştırarak, onları tekrar yenebilir hale getirme ihtimalini inceliyor. "Sıfır Atık; Tüketim Kültürü ve Gıda Israfi" kitabı kapalı kapıları aralıyor, insanların evine ve hayatına müdahil olarak gıdanın fazlalık ve atık olma rotasını eleştirel bir bakışla ortaya koyuyor. Eğer siz de daha az atık oluşturmayı amaçlıyor ama nereden ve nasıl başlayacağınızı bilmiyorsanız, bu kitap tam size göre.

KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİM;

Konuyu daha kapsayıcı bir kitap olarak düşünmüştüm, ama maalesef umduğum gibi çıkmadı. Sıfır atık için öneriler beklerdim bulamadım.

KİTAPTAN ALINTILAR;

Atığı analiz etmek bize maddeleri nasıl tükettiğimizi, sınıflandırdığımızı, onlara nasıl değer biçtiğimizi gösterir.
*****
Üretilrn gıdanın neredeyse yüzde ellisi kimse tarafından yenmiyor.
*****
Dünyada yetersiz beslenen yaklaşık 870 milyon insan olduğu tahmin ediliyor. ve bu kadar insan aç kalırken hala engellenemeyen bir gıda atığı sorunu var. Atık gıdanın açları beslemek içişn kullanılmasını önermek, problemin boyutunu küçümsemek olur ama yine de gıda atığı, üretim fazlası ve gıda fakirliği arasındaki bağlantıları göz ardı etmemek gerekiyor. Problemin başka bir boyutu ise zaten kısıtlı olan doğal kaynakların (toprak, su, enerji) çöpe giden gıdaları üretmek için boşuna kullanılıyor olması. Bu doğrudan aç kişileri içinde bulundukları durumdan kurtarmak için kullanılması daha adaletli ve daha etkin olur. Fakat hala artan ve gittikçe daha talepkar olan küresel nüfusun gıda ihtiyacını karşılayabilmek için gıda üretiminin artırılması öneriliyor ve bu iki farklı bakış açısı bizi gıda güvenliği tartışmalarına yönlendiriyor. Küresel gıda güvenliğini sağlamak için yeterli ve besleyici gıda üretmek ve dağıtmak bir konuda ısrarcı olmak gerekiyor. Ancak gıda atığını azaltmaya öncelik verirsek gıda tedarik zincirini verimlileştirebilir ve doğal kaynaklar üzerindeki baskıyı azaltabiliriz.
*****
Ailenin sağlıklı beslenmesini sağlamak, annelerin kendilerini aileye adamalarının ve aile bireylerine karşı olan şefkatlerinin bir göstergesi olarak düşünülebilir.
*****
Market alışverişinin rutinleşmiş doğası hayatımızın daha düzensiz akışına uyum sağlayamadığında, satın aldığımız gıdalar özellikle de taze ve sağlıklı olan ürünler çöpe gidiyor.
*****
Meyve alışverişi rutinleri zaman zaman israfla sonuçlansa da, bunun ne zaman olacağını önceden kestirmek oldukça güç ve zaten israf/ atık azaltma hedefiyle rutinleri değiştirmek neredeyse imkansız.
*****
Düzgün beslenme amacıyla tüketilenden fazla miktarda gıda alınması sadece ailesini doyurma sorumluluğu olan kişilere özel bir davranış değil.
*****
Aile bireyleri yalnızca bir önceki alışverişte aldıkları ürünler bitince yeniden alışverişe çıkmalı ki iki alışveriş arasında yerine yenisi gelecek tüm gıdalar yenmiş olsun.
*****
Rutinlerine sadık aileler bile ufak plan değişikliklerinde gıda atığı üretebiliyorlarsa, hayat koşulları gereği daha plansız ve düzensiz yaşayan insanların sürekli gıda çöpü çıkarmasına şaşmamak lazım.
*****
Gıdanın sağlık açısından risk taşıma ihtimali o gıdanın çöpe atılmasını hem hızlandırıyor hem de meşrulaştırıyor.
******
Rutin bir şekilde tüketeceğimizden fazlasını satın alma durumunu yalnızca bireylerin seçimleri veya sorumsuzlukları olarak göremeyiz. Gıda israfı çok çeşitli faktörlerin kesişim noktasında.
*******
Çoğunlukla artakalan gıdalar atık zincirindeki boşlukta lineer bir rota izler, o ya da bu şekilde elden çıkarılır.
*******
Gıda bir kere çöpe atıldı mı, artık geri dönüşü yok.
*******
İnsanlar kendilerine en yakın olmayan kişiler için daha özenle ve ayrıntılı yemek pişirirlerken, aile ve dostlar için aynı dikkati vermiyorlar.
******
Bazıları bilinçli bir tercihle tabağında yemek bırakırken; kimileri tabağı silip süpürmeyi tutumluluk değeriyle eş değer buluyor.
******
Birinin çöpü diğerinin serveti olabilir.
******
Ana öğünün dışarıda yenmesi, ev için bozulabilen taze gıdaların satın alımını azaltabilir.
******
Madde fiziksel ömrünü tamamladığında sosyal ömrü de doğal olarak sonlanıyor.
*****
Herhangi bir gıdayı israf etme konusunda endişe taşıyan bilinçli bir kişinin, sonunda çöpe atılacağını bildiği halde onu satın alması aslında ilginç bir durum.
******
 Onlarca yıldır devam eden sosyal bilim araştırmaları kanıtladı ki, tüketim aslında çoğunlukla düşünmeden yaptığımız, rutinleşmiş, hayatımızın sıradan bir parçası gelmiş davranışların bir bütünü
*****
İki al bir öde/birini alana ikincisi bedava kampanyaları yüzünden çok satın alıp kullanmadan atıyoruz, öyle değil mi?
******
   






14 yorum:

  1. İnan bana fazla fazla bir şeyler allıp attığım çok ender olmuştur. Haftalıkm planımı yaparım ona göre yiyecek alırım. Fazla tüketime zaten karşıyım. Ama
    dünyada ki tüketim çılgınlığı çok fazla. sadece yiyecek değil her şeyde fazla fazla alışveriş yapılıyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne kadar güzel, ben yeşilliklerde sorun yaşıyordum son zananlarda yıkayıp kurutup kullanma yolunu seçtim bakalım nasıl gidecek.

      Sil
  2. hımm pekii, after yang not aldıms :) bez cadıları, tefrika, sen, 3 kişi oldu. bu hafta yazcam ben de :) bcp mayıs belirledik, dram/tarihi/gotik/irlanda/ seçmeli :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bez cadılarının dizisi izleyeceklerim arasında, diğer arkadaşı da takip ediyorum gördüm onu da.Mayıs planı için sağol.

      Sil
  3. Kitabın kapağına bakınca "aa okumalı" dedim ama anladığım kadarıyla pek kapsamlı değil. Bizim evde de atık çıkartmmaya çalışıyoruz. Genelde başarılıyız

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayır kitaptan uygulayabileceğim bir şey alamadım.

      Sil
  4. "Birinin çöpü diğerinin serveti olabilir." deyişi kitaptan alıntılarda dikkatimi çekti.
    Jules filmi konusu ile sanki insanı izlemeye çağırıyor.
    Teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Doğru bir deyiş bence geridönüşüm olayını düşünecek olursak.
      Film güzeldi izleyebilirsiniz.
      Saygılar ve sevgiler

      Sil
  5. Jules aklımda kalsın. Bu ara izleyecek filmler bakıyordum, iyi oldu. Önerileriniz için teşekkür ederim, emeğinize sağlık:)

    YanıtlaSil
  6. Bir sosyolog olarak sıfır atık kitabını çok merak ettim. Okuyacağım inşallah. Teşekkürler tanıtım için 🐥

    YanıtlaSil
  7. Çöpsüz yaşam, kağıt tüketme, plastikten uzak dur diye diye kendi küçük dünyamı oluşturdum. Kitap çok çekici geldi bu nedenle ancak içerik boş çıkmış resmen ben etrafta kedili deli abla modunda yaşlanmaya devam :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beklenrimde sıfır atığa nasıl ulaşırız yollarını okumak vardı, fakat yazdığını zaten uyguluyoruz yemeyeceğin şeyi alma!!!!!!!!!!!!!

      Sil