Çocukluğundan itibaren hayata etrafındakilerden farklı bir gözle bakan; dedelerin, ninelerin, sevimli ve sevimsiz komşuların dizleri dibinde, masalsı taş evlerde, taş sokaklarda ve kırlarda büyürken, duyduklarını kendi iç sesi hâline getirip kafasının içinde sayısız karakter oluşturan, sonra da bu karakterlerle yaşamayı öğrenmek zorunda kalan bir kadının annesiyle ve kafasının içindeki karakterlerle tutuştuğu savaşın tuhaf hikâyesi. Kimilerine göre hastalıklı, kimilerine göre eşsiz bir zihnin sanatsal trajedisi. Bilinç akışı, hüzün, resimler, sesler…
Kendi topuk seslerini dahi duyabilecek kadar yalnız bir kadının, aradığı her şeyi yine kendisi gibi muallakta kalmış birinde bulmayı hayal etmesinin hikâyesi. Kim gerçek, kim hayal, asla bilemeyeceğiniz bir hikâye.
“Boğulduğunu sandığın o sancılı anlarda, aslında boğazını sıkan da kendinsin. Duyduğun o fısıltılar kendi sesin. Gözlerini kapattığın an susacaksın. Gözlerine sabunlu sular dökülene kadar öylece kör kal ve sus. O zaman hiçbir şey seni incitemez.”
KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİM;
Sanki Marguezin yüz yıllık yalnızlık kitabı gibi karışıktı ne okudum pek bilemedim....
KİTAPTAN ALINTILAR;
Çok ağlayınca uykusu geliyor insanın
*****
Tanrı, insanoğlunu yeryüzüne yerleştirmeye karar verince cinleri büyük denizlere, nehir kenarlarına, ormanlara ve çöllere sürmüş. O gün bugündür cinler, insanoğluyla didişir durur.
*****
Yalnızlığım kıvrandıkça uzayıp giden bir kurt gibi dolanıp duruyor göz bebeklerimde.
*****
Yine bir gecenin ucunu, sabahın topuğuna iğnelemişim
*****
Kapıyı kapattığında içeride kalanlar ailendir.
*****
İnsanın sonunu bilememesi ne büyük trajedi!
*****
Baskın gücün fikri ne ise onların da zikri odur.
*****
Geceye dost diye sığınmadınsa
Yalnızlık ne demek bilemezsin sen.
*****
Köylüleri seviyorum. Minnet nedir biliyorlar ve çok doğallar. Onlar bilgedir.
*****
Nerede yorulursam, orası otağ.
*****
Herkesin bir hikayesi vardır ve herkesin kapağı kapanmayan bir yüklüğü vardır.Kimin ne gizlediğini insanın kendinden başka kimse bilemez. Bazen bunu insanın kendisi bilemez. Hepsi envantere kayıtlı, çalayım desen her sayfasında tasnif müdürlüğü damgası. Zaten yaşanıp bitmiş bir hikaye, artık terk edilmiş bir yılan gömleği gibidir. Başka bir yılanın işine yaramaz.
*****
Devlet işi durmaz akar.
*****
Sevgi nedir bilmedim, darıldım sevenlere
*****
Elleri göbeğinin üzerinde anlamsızca kenetli. Oysa eller tutulmak içindi.
*****
Yaşamak ya da ölmek istediğini kimseye söylememelisin. Her şeyin kimyası değişiyor bunu söylediğinde. En çok da evrenin. İnsan var olmak üzere programlanmıştır. Sabahları güzel şeyleri düşündürür. Yersin içersin sürtünerek geçersin kalabalıklardan -. Bunu seversin. İnsan sıcaktır.Bir arada olmak, yaşamak. Ne zaman artık yaşamak istemediğini itiraf edersen kendine, o zaman yok olmak zehri bir mürekkep lekesi gibi dağılır her şeye. İşte o zaman koca bir mezar açılıyor hayatının ortasına. Hazırlık başlıyor. Ne bulursan at çukura. Havada yakaladığın seslere kadar. Bu tarafta hiçbir şeyinin kalmadığını göreceğin güne kadar. Zaten mezarlar olmasa kimsenin ölümü hatırlayacağı yok. Eğer hayvanlar gibi bir köşeye çekilip ölebilseydik, arkamızda bir mezar bırakmamayı göze alabilseydik bizi en fazla bir sene anacaklardı. Çiçek getirme, çelenk yollama, mezar taşına kapanıp ağlama olmayacaktı.
*****
Çok sevilmeye de isyan ediyorum. Her şeyin çok olanı incitiyor beni. Çoklar değiştiriyor asıl olanı. Tat bozuluyor, hiyerarşi karışıyor. İnsan sevilmemeli de biraz, üzülmeli de. Beklemeli de. Yoksa elindekinin kıymetini asla bilemez. Bunları düşünebiliyorum ama uygulayamıyorum nedense. Hep bir bahanem var.
*****
Ademoğluna verilmiş en büyük ceza, sevdiklerinin gözünün önünde yaşlanıp ölmesini seyretmektir.
*****
Yağmurlu bir günde, sevdiğimle pencere önünde oturmanın nasıl bir şey olduğunu bilmek isterdim.
*****
Herkesin içinde gizli kalmış ıssız bir mezarlık var. Keşfedilecekleri günü bekleyen ürkütücü hikayeleri var bu mezarların. Genlerle nesilden nesle aktarılan hikayeler.
*****
En kötüyü tanıyan, iyiyle karşılaştığında sevinir, daha kötüsüyle karşılaştığında şaşırmaz.
*****
Herkes kendi iniltisini duyar. Herkes kendine acır bu dünyada. Biri sana derdini anlattığında için acıyorsa, aynı şeyi yaşamaktan korktuğundandır. Ruh anında empati kurar ve sen bile fark etmeden o olayı sana yaşatır. Sonra sende acırsın. Kendine acırsın, karşındakine değil.
*****
Kader hiçbir zaman zorlanmamalı. Bir şeyi ne kadar çok istiyorsan ve o şey senden ne kadar çok kaçıyorsa, olmadığında bir hayır vardır. Ama sen ille de olsun istiyorsan, her şeye rağmen , o şey olur.
*****
Ölüm güzel değildir, yaşamaktır güzel olan.
*****
Bir insanı öldürmek için kanını akıtmak, nefesini kesmek ya da onu zehirlemek gerekmiyordu. Lanet ruhunu delik deşik edince de ölür insan.
*****
İnsansın, nihayetinde korkuyorsun.
*****
Ah çocuğum, bu dünyada yeryüzünde bir yer işgal ettiği, yürüdüğü, konuştuğu, ağladığı, sevdiği halde görünmeyen o kadar insan var ki! Ezilen, çiğnenen, lanet ömrünün bir an önce bitmesini isteyen nice insan...
*****
İnsanlar dönem dönem değişir
******
İnsan birini sevmiyorsa o kişi feriştah da olsa göze hoş gelmez.
*****
İnsan bir kere bilenmeye görsün, yapabileceklerine kendisi bile inanamaz.
*****
İyileşerek çalışmak yerine, çalışarak iyileşmek daha sağlam olanıdır.
*****
Kimin sevdiceği olabildim ki şu dünyada.
*****
Ama şiir bu, kimin kalbine konacağı belli mi olur.
*****
Yalnız, hüznü vardır kalbi olanın.
*****
Bana Musti deme! Kimin adını kısaltsan ömrü de kısalıyor.
*****
Yas insanı iyileştirir. Ruhu onarır. Kalbi kederden arındırır.
*****
Başkasının mazisine dokunmak, bir nevi kendi karanlığından kaçmak gibi bir şey. İyi geliyor, iyileştiriyor ruhumu bunlar.
*****
Bir kadın kötü biri de olsa, anne olduğunda tertemiz görürüz onu. Süt kokar sanki. Algılar rollere göre değişiyor. Dünyanın düzeni böyle.
*****
İnsanlar yaşlandıkça küçük bir çocuk gibi sevgi ve özel bir alakaya ihtiyaç duyuyorlar. Bunu alamadıklarında huysuzlanıp hayatlarında var olan güzellikleri de göremez olabiliyorlarİlaç kutuları, ağrıları, yalnızlıkları ve hastalıklarla boğuşan yaşıtları arasında kalan birkaç güzel günü de heba ediyorlar. Ölümden beter bir şey varsa, o da henüz hayattayken yaşamdan ümidi kesmektir. O zaman odalar kabir, döşekler tabut olur insana.
*****
Bazen bir diken için bile Allah'a şükretmek gerekebilirmiş demek ki.
*****
Allah büsbütün de çaresiz bırakmıyor kullarını.
*****
İnsanların çoğu gözleri açık uyuyor
*****
Ben hiçbir ödemeyi son güne bırakmam. İnsan yığınları beni boğuyor çünkü. O lanet kuyrukları sevmiyorum.
*****
Allah hayvanı koruyor. İnsanı sınıyor. Onlardaki ilim bizde yok.
*****
Güzel temennilere tebessümle bakmalı insan.
*****
Nerenin toprağından yaratılmışsan orada kurulur otağın.
*****
İnsan dallı budaklı bir şey işte. Sallansa başka bir ağacın dalını kırıyor. Buna "aheng-i reftar" diyoruz. Hayatın doğal düzeni yani. Ne güzel diyoruz, fakat hiç güzel yaşamıyoruz.
*****
Allah der ki günahınızı gizleyin, kimseyi şahit etmeyin ki sizi affedebileyim.
*****
Allah'ın doğası daima kurtarıcıdır ve sırları inceltendir. Gerçek büsbütün aşikar olmasa da yola devam etmen için gereken ipuçlarını Allah'ın doğasında bulursun.
*****
Psikolojisi bozuk bir insan dünya düzeninin hiçbir işine yaramıyor. Ne yiyebiliyor ne içebiliyor, ne giyinebiliyor ne de gezebiliyor çökmüş insan. Böyle bir insanı kim ne yapsın ki?
*****
İnsan kendini nerede arar?
*****
Bütün büyük işlerin temelinde bencillik yatar
*****
Allah gerçekten çok merhametlidir.
*****
İnsanlar dinlemeyi sevmiyorlar fakat başkalarının sırlarını ya da kötü anılarını dilden kulağa dolaştırmakta hiçbir sakınca görmüyorlar.
*****
Allahtan başka sığınacak kimse bulamazsın.
*****
Sevilmek insanı iyileştirir.
*****
Biz insanların en verimli olduğu zamanlar köşeye sıkıştığımız, vaktimizin daraldığı zamanlar değil midir?
*****
İnsanların cümlede boş bıraktıkları noktalı yerlere uygun kelimeleri koymaya çalışmaktan yoruldum artık.
*****
İtiraz hakkı hep vardır
*****
Kaderle satranç oynayan kaybetmeye mahkumdur.
*****
İnsan insanın derdine ne kadar soğuk.
*****
Kendin dökmediğin şeyi nasıl toplayabilirsin ki?
*****
Sen yan odada duvarlara vururken. Şu hayatta insanın en yakını diye bir şey yoktur.
*****
Benim için büyük olmak demek, annem gibi olmak demekti.
*****
İnsan insana inanır.
*****
En büyük acılar 3 gün sürer.
*****
Umut etmek ahmakların işi.
*****
KİTAPTAN ŞARKILAR
DEVAMI YARIN...
Bitliste beş minare dinliyoruz şimdi çocuklarla :)
YanıtlaSilSana selamları var!
Öpüyorum onları gözlerinden, keyifle dinlesinler...
SilBazı kitaplar bütünde bir şeye benzemiyor ama sırf içindeki cümleşer uğruna okunuyor.
YanıtlaSilBu da o tür kitaplardan biri idi.
Sil