OKUDUKLARIM 2023/91 SESSİZ HASTA

08 Kasım 2023

 

 
Başarılı ressam Alicia Berenson, kocası Gabriel onun için endişelenmesin, iyi olduğunu görsün diye bir günlük tutuyordu. Bu çok sevdiği adam, ondan sebep mutsuz olmamalıydı. Alicia Berenson, otuz üç yaşında, kocasını suratına beş kez ateş ederek öldürdü. Sonrasında tek kelime bile konuşmadı. Adli psikoterapist Theo Faber, yıllardır kimsenin başaramadığını başarıp Alicia’yı konuşturabileceğinden emin. Ama olur da başarırsa, gerçeği duymak isteyecek mi?
 “Unutulmaz! Hitchcock gerilimi, Agatha Christie kurgusu ve Yunan trajedisinin birleşimi.”
 Entertainment Weekly 
 “Sayfalar, çevirirken parmaklarınızın arasında tutuşup yanıyor.” 
David Baldacci 
 "Zekice kurgulanmış, sofistike bir gerilim.” 
Lee Child
 
KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİM;
 
Son dönemde okuyup anlamadığım ve şaşırdığım kitaplardan bir tanesi oldu. Pek sevmedim. Ya da altını çizdiklerime odaklandığım için konuyu pek kavrayamadım.

KİTAPTAN ALINTILAR;

Hislerini yazmayı denesene. Bir tür kayıt tutmuş olursun.
******
Görmeye gözleri, duymaya kulakları olan, kendini hiçbir faninin sır tutamayacağına inandırabilir. İnsanın dudakları sessizce parmak uçlarıyla konuşur; sözleri her gözeneğinden sızar.
Sigmund FREUD
******
Kişiliklerimizin gelişimi tecritte gerçekleşmiyor,  başkalarıyla kurulan ilişkiler aracılığıyla oluyor. Görünmeyen, hatırlanmayan kuvvetler tarafından şekillendiriliyoruz, tamamlanıyoruz: ebeveynlerimiz.
******
Terapi böyle bir şey. Hasta kabul edemediği duygularını terapistine aktarıyor; terapistti de onun hissetmekten korktuğu bütün duyguları üstlenip onun adına hissediyor. Sonra ona duygularını yavaş yavaş geri veriyor.
******
Müziğin son derece etkin bir tedavi aracı olduğunu düşünüyorum.
Müziğin vahşi bir göğsü yumuşatacak cazibesi var...
******
Sabır geliştirmek isteyeceğin bir erdemdir.
******
Bazen dürüst olabilmek uzun zaman ve cesaret istiyor.
******
İfade edilmemiş duygular asla ölmez. Canlı canlı gömülmüşlerdir ve sonradan daha çirkin şekillerde ortaya çıkarlar.
******
Beni korkutan, kendimi bilinmeyene bırakmak. Nereye gittiğimi bilmek istiyorum. Çıkacak sonucun kontrolümde olmasını sağlamaya çalışıyorum. Ortaya hiçbir şeyin çıkmamasına şaşmamalı. Çünkü gerçekte önümde olup bitene tepki vermiyorum. Gözlerimi açmam va bakmam lazım. Ve hayatı yaşanırken fark etmem. Sadece benim olmasını istediğim gibi değil. Artık bunun Gabriel'ın portresi olduğunu bildiğime göre resme geri dönebilirim. Yeni baştan başlayabilirim.
*****
Her yerde çok fazla acı var ve biz görmezden geliyoruz.
******
Aynası iştir kişinin, lafa bakılmaz değil mi?
*****
Kar çok kuvvetli bir görsel sembol, değil mi? her şeyi temizliyor.
*****
Biliyorum kurallara uygun değil ama seanslarda hastalara bir dilim kek verirsem her zaman daha iyi sonuç alıyorum.
*****
Biraz şeker insanın keyfini yerine getirir.
******
Hemşire odası psikiyatrik ünitenin her zaman merkezi kalbidir.Çalışanlar girip çıkar, koğuşun günlük işleri buradan yönetilir. En azından bütün pratik kararlar burada alınır.
******
Terapi sadece konuşmak demek değildir. Ona güvenli, kapsayıcı bir alan sağlamak demektir. İletişimin çoğu sözle değildir ki.
******
İyi bir terapist olmak için hastanın hislerini alabilmelisin. Ama onları yüklenmemelisin. Onlar senin değil, sana ait değildir.
******
Bir psikoterapist, zihinsel sıkıntıyı, tekinsiz, deli, korkmuş bir şeyi fiziksel davranışlardan, konuşmadan, gözdeki bir ışıltıdan anlamaya alışıverir.
******
Öfke kuvvetli bir iletişimdir.
******
Bebeklik çağı cennet değildir; dehşet zamanıdır. Bebekliğimizde tuhaf, yabancı bir dünyadayızdır; doğru dürüst göremeyiz ve bedenlerimize sürekli şaşarız; açlık ve gaz ve bağırsak hareketleri yüzünden sürekli tetikteyizdir ve duygularımızla başa çıkamayız. Sözlük anlamıyla saldırı altındayızdır. Bizi sakinleştirmesibve yaşadıklarımıza anlam kazandırabilmesi için annemize ihtiyacımız vardır. O bunu yaparken yavaş yavaş kendi fiziksel ve duygusal durumlarımızı yönetmeyi öğreniriz. Ama kendimizi kapsama kapasitemiz doğrudan annemizin bizi kapsama yetisine bağlıdır. Kendi annesi tarafından hiç kapsanmamışsa bilmediği bir şeyi bize nasıl öğretecektir. Kendini kapsamayı hiçbir zaman öğrenememiş biri, hayatının geri kalanında Bion'un "adsız korkular" dediği kaygı yüklü duygularla başa çıkmak zorunda kalır. Böyle bir insan kapsamayı daima dış kaynaklarda arar. Bu bitmek bilmeyen kaygıyla "başa çıkabilmek için" içkiye ya da maddeye ihtiyacı  vardır ki bu da bağımlığı açıklıyor.
******
Aşk her türlü hissi kapsıyor, değil mi? iyisiyle kötüsüyle.
******
Sevgili seçmek terapist seçmeye benzer
******
Kendimize sormamız lazım: Bana karşı dürüst davranacak biri mi, eleştiri dinleyebilecek, hata yaptığını kabul edebilecek ve imkansız olan için söz vermeyecek biri mi?
****** 
Aşk hakkında. Bazen nasıl aşkı havai fişekle karıştırdığımız hakkında. Drama ve işlevsizlik hakkında... Gerçek aşk çok sesizdir, sakindir. Yüksek drama tarafından bakıldığında sıkıcıdır. Aşk derindir, sakindir ve devamlıdır.
******
Davranışları öngörülemeyen, duygusal olarak yakınlaşamayan, sevgi ve iyilik göstermeyen birini mutlu etmeye, sevgisini kazanmaya çalışmak eski bir hikaye değil.
******
Kabullenmesi en zor şeylerden biri, en çok ihtiyacımız olduğu zaman sevilmemiş olduğumuzdur. Sevilmemiş olmanın acısı berbat bir histir.
******
Unutma, dürüst olmayan bir aşka aşk demek haksızlıktır.
******
Hafıza yoksa arzu da yoktur.
******
Bazen bugünün cevaplarının neden geçmişte yattığını anlamak zordur. Basit bir benzetmenin yardımı dokunabilir.
*****
Winnicott'ın dediği gibi:"Bir bebek annesinden nefret edemez; önce annesinin ondan nefret etmesi gerekir." Bizler bebekken saf birer süngeriz, boş birer kağıdız. İhtiyaçlarımız en temel şeyler: yemek, kaka yapmak, sevmek ve sevilmek. Ama doğduğumuz ve büyüdüğümüz ortama bağlı olarak bazen  bir  şeyler yanlış oluyor. İşkence edilen, taciz edilen bir çocuk gerçekte hiçbir zaman intikam alamaz çünkü güçsüzdür ve savunmasızdır. Ama hayal dünyasında intikama dair fanteziler geliştirebilir. Öfke de korku gibi tepkiseldir.
******
Pek çok insan canlı değildir, biliyor musunuz? Gerçek anlamda değildirler, demek istiyorum. Bütün hayatları boyunca uykularında yürürler.
******
Yanlış insanla olacağıma yalnız olmayı tercih ederim.
******
İnsan elinde olmadan ilişkilerinin gelecekte nasıl olacağını merak ediyor.
******
Sınırda kişilik bozukluğu hastaları insanı baştan çıkarır.
******
İlle de acayiplik bulmaya çalışmamalıyım. Günce tutmanın tehlikeli yanı budur sanırım. İnsan, her şeyi büyütmeye, tetikte durmaya, doğruları durmadan zorlamaya kalkar.
Jean Paul SARTRE
******
Dürüst biri değilim ama tesadüfen olmuşluğum vardır.
William Shakespeare
Kış Masalı
*******
Etrafındaki insanlara.... Güveniyorsun. Güvenme.
*******
Katlanabileceklerinin bir sınırı yok mu sence?
******
Terapinin amacı geçmişi düzeltmek değil, hastanın kendi geçmişiyle yüzleşmesini ve yasını tutmasını sağlamaktır.
Alice MILLER
******
Sınırda kişilik bozukluğu hastaları insanı baştan çıkarırlar.
*******
Hep korkunun soğuk bir his olduğunu düşünmüşümdür.
******
Biri ölmek istediğinde, ne kadar korumak istersen iste önlemek neredeyse imkansızdır.
*******
Sadece korkaklar onları seven insanlara ihanet ederler.
******
 
 

 
 

4 yorum:

  1. Bazı kitaplardaki cümleler çok güzel oluyor ama kitabı sevemiyor insan.

    YanıtlaSil
  2. Ayy arka kapak yazısı pek etkileyici idi ama neyse pas geçelim.

    YanıtlaSil