Gezginin bir dostu, Nepal'deki bir manastırda bir kaç hafta geçirmeye karar verdi. Bir öğle sonu, sayısız tapınaklardan birine girdi ve bir sunağın üzerine oturmuş kendisine gülümseyen bir keşiş gördü.
-Neden gülümsüyorsunuz ?
diye sordu ona.
-Çünkü muzların ne anlama geldiğini biliyorum.
dedi keşiş, çantasını açıp çürümüş bir muz göstererek.
-Bu geçip giden ama zamanında yararlanılmamış hayattır; artık çok geç
Sonra çantasından henüz yeşil bir muz çıkardı, sonra yerine koydu
- Bu henüz olgunlaşmamış hayattır, uygun zamanı beklemek gerekiyor
diye ekledi.
Daha sonra, olgun bir muz aldı, kabuğunu soydu ve gezginin arkadaşıyla paylaştı, onu
-İşte şimdiki zaman. Onu korkusuz yaşamayı bilin.
******
Bilge kişi odur ki bir yeri terk etmesi gerektiğinde orayı terk eder.
Zao Chi
******
Eşyaların kendi enerjileri vardır. Kullanılmadıkları zaman sonunda durgun suya dönüşürler ve ev küf ve sineklere uygun bir yer haline gelir.
Dikkatli olmak ve bu enerjinin özgürce yayılmasını sağlamak gerekir. Eskiyi saklayacak olursanız, yeni kendisini gösterecek bir yer bulamaz.
******
Bir insanın elinden her şey alındığında bile, sevdiği insanın yüzünü anımsamak mutluluğuna sahiptir, bu onu kurtarır.
******
Evren, bundan sonra ve birkaç yüzyıl boyunca, basmakalıp, önyargıya dayalı düşüncelerle yetinen herkesi boykot edecek.
Yerkürenin enerjisinin yenilenmesi gerekir. Yeni düşüncelerin alana gereksinimi vardır. Beden ile ruhun kendilerine meydan okuyan yeni şeylere ihtiyaçları vardır. Gelecek kapımızı çalınca, önyargılara dayananlar dışında bütün düşünceler ortaya çıkıp kendini göstermek şansına sahip olacaktır.
Yararlı olan ayakta kalacak, yararsız olan yok olacaktır. Ama herkes kendi fethini değerlendirmekle yetinsin: Bizler insanoğlunun düşlerinin yargıçları değiliz.
Kendi yolumuza inanmak için başkasının yolunun iyi bir yol olmadığını kanıtlamamız gerekmez. Böyle davranan kimse kendi adımlarına güvenmiyor demektir.
******
Tanrıya güven.
Tanrı kendi çocuklarını asla terk etmez.
*******
Öğütler hayatın kuramıdır. Uygulama, genellikle, çok farklıdır.
******
Bir insan ruhunun tatmin olmadığını anladığında, kimseden öğüt istememeli, bu hayattaki kendi yol payını korumak için en uygun kararları almalı.
******
Her şeyin bir fiyatı olduğu ama bu fiyatın da görece olduğu doğrudur. Düşlerimizin peşinden gittiğimiz zamanlar, yoksul ve mutsuz izlenimi verebiliriz. Ama başkalarının ne düşündüğünün hiçbir önemi yoktur. Önemli olan, yüreğimizdeki sevinçtir.
*******
Söz güç demektir, iktidar demektir. Sözckler dünyayı ve insanı değiştirirler.
Kim bilir kaç kez duyduk:
Başımıza gelen güzel şeylerden kimseye söz etmemeliyiz, çünkü başkalarının kıskançlığı mutluluğumuzu elimizden alır.
Siz kendiniz pozitif enerji yayarsanız, bu enerji daha çok pozitif enerji çekecektir kendine ve gerçekten sizin iyiliğinizi isteyenlere neşe verecektir.
Kıskançlara, mağluplara gelince, eğer onlara bu gücü verirseniz size zarar vermekten başka bir şey yapmayacaklardır.
Korkmayın. Duymak isteyenlere hayatınızın iyi şeylerini anlatın. Dünyanın ruhunun sizin neşenize ihtiyacı var.
*******
Gün doğarken ayrıntılar çok iyi görünür.
Tanrı, kendi ihtişamını bize göstermek için günün belli bir saatini seçer.
*******
Hepimiz bir sanat yapıtı yaratmak için seçildik. Bu bizim hayatımızın merkezidir ve bunu kendimizden gizlemek çabalarımıza karşın, mutluluğumuz için ne ölçüde gerekli olduğunu çok iyi biliriz. Genellikle, bu sanat yapıtı korku, suçluluk ve kararsızlık dolu yılların altına gizlenmiştir. Ama bu örtüyü açmaya karar verirsek, kendi yeteneklerimizden kuşku duymazsak, bize verilen görevi başarıyla yerine getirebiliriz. Bu, onurlu yaşamanın biricik yoludur.
******
Sadece bizi inancımız desteklemelidir, çünkü inanç durudur, saydamdır; inanç içimizde doğar ve başka şeyle karışmaz.
******
Bağışlama iki yönlü bir sokaktır. Ne zaman birini bağışlasak, aynı zamanda kendimizi bağışlamış oluruz. Başkalarına karşı hoşgörülü olursak, kendi hatalarımızı kabul etmek çok daha kolaydır. Böylece, suçluluk ve acı duymaksızın, hayata karşı yaklaşımımızı iyileştirebiliriz
Zayıflık sonucu, çevremizde kinin, kıskançlığın ve hoşgörüsüzlüğün çınlamasına izin verecek olursak, bu çınlamaların ağına düşmek tehlikesiyle karşı karşıya kalırız.
Bağışlama işi yıldızlar düzleminin temizlenmesine ve bizim gerçek tanrısal ışığı görmemize aracı olur.
******
Her iş, her eylem tektir, biriciktir, bilinmesi gereken tek sır vardır: İşlerinizi alışkanlığın yönlendirmesine asla izin vermeyiniz.
******
Hayatın sana sunduklarının hepsini mutlulukla kabul et.
Ruh'a karşı günaha girmeyeceksin, ama toprağın cömertliğine karşı da küfür işlemeyeceksin.
*******
Bir şey istediğimiz zaman, güçlü enerjileri harekete geçiririz, hayatımızıngerçek anlamını artık kendimizden gizleyemez duruma geliriz. Bir şey arzu ettiğimiz zaman, bir seçim yaparız ve bunun bedelini öderiz.
Bir düşün peşinden gitmenin bir bedeli vardır. Bu, eski alışkanlıklarımızı bırakmamızı gerektirebilir, bu da bizim güçlüklerle karşılaşmamıza yol açabilir, bizi hayal kırıklıklarına uğratabilir.
Bununla birlikte, bu bedel ne olursa olsun, kişisel menkıbelerini yaşamamış olanların ödeyeceği bedelden daha yüksek değildir. Bir gün, onlar geriye bakacaklar, geçmişte ne yaptılarsa hepsini görecekler, kalplerinin şöyle dediğini duyacaklar:
"Hayatımı heder etmişim."
İnanın bana, bu bir insanın duyabileceği en berbat cümlelerden biridir.
******
Çok erdemli görünen kimselerin kişiliğinde genellikle kendini beğenmişlik, gurur ve hoşgörüsüzlük gizlidir.
******
Tanrı, bazen bir lütfun değerini bir insanın daha iyi anlayabilmesi için o insandan o lütfu esirger. Bir ruhu hangi noktaya kadar sınayacağını çok iyi bilir ve bu sınırı asla aşmaz.
Böyle zamanlarda "Tanrı beni terk etti" demekten mutlaka sakınmalıyız. Aslına bakarsanız daha çok biz terk ederiz O'nu. Eğer Efendimiz bizi büyük bir sınava sokarsa, bunu geçmek için bize gereken lütfu da verir hatta gerekenden fazlasını da diyebilirim.
Onun varlığından kendimizi uzak hissettiğimiz zaman, yolumuzun üzerine bıraktığı şeyden gerçekten yararlanıp yararlanmadığımızı sormak bize düşer.
******
Eğer sevme yeteneğimiz varsa, sevilmeye de elverişli hale geliriz. Bu bir zaman sorunudur.
******
Tutkularını yok etmek yerine onları bastırmayı başaran insandır.
******
Her şey her zaman en iyi sonuca ulaşır. Eğer işler istendiği gibi uygun gitmiyorsa, bu sizin henüz sona ulaşmamış olduğunuz içindir.
Domingos SABİNO
******
İşaretlerin dili, bize en iyi nasıl davranacağımızı öğretir. Ama çoğu zaman, yapmaya niyet ettiğimiz şeylerle uyuşacak şekilde işaretler dilini çarpıtırız.
******
Kendi yollarını keşfetmek zorunda kalanlar bizim en çok hayranlık duyduğumuz insanlardır.
*******
Bir işin iyi ya da kötü yanlarını düşünüp durmak boşunadır, zaman zaman yanılmak insanlık durumunun bir parçasıdır.
Friedrich NİETZSCHE
*******
Yanılgı korkusu, bizi vasatlık kalesine hepseden kapıdır. Onu yenmeyi başarırsak özgürlüğümüze doğru kesin bir adım atmış oluruz.
******
Ruhunuza ne istediğinizi sorun. Ruhunuz, düşlerinizle uyum halinde olsun, bu Tanrı'nın hoşuna gidecektir.
******
Bir ağaç meyve yüklüyken, dalları eğilir ve yere değer. Aynı şekilde, gerçek bilge de alçakgönüllüdür.
Bir ağaçta meyve yoksa, dalları dikleşir, küstahlaşır, mağrurlaşır. Tıpkı, budalanın herkesten iyi olduğuna inanması gibi.
******
Kişisel gelişim için en etkili alıştırmalardan biri, istem dışı yaptığımız-örneğin soluk almak, göz kırpmak ya da çevremizdeki nesnelere bakmak- gibi hareketlere dikkat etmekten ibarettir.Böylece, isteklerimizin herhangi bir müdahalesi olmaksızın, beynimizin özgürce çalışmasına olanak sağlarız. Çözülemez görünen bazı sorunlar sonunda çözümlenirler, üstesinden gelemeyeceğimizi sandığımız güçlükler bizim herhangi bir çabamız olmadan ortaya kalkarlar.
Nazik bir durumla karşılaşmak zorunda kaldığınızda, bu yönteme başvurmayı deneyiniz. Kuşkusuz biraz disiplin ister ama sonuçları şaşırtıcı olabilir.
******
Bütün yollar aynı yere çıkar. Fakat siz kendi yolunuzu seçin ve yolun sonuna kadar gidin. Bütün yollarda yürümeye kalkışmayın.
*******
Yazmak bizi Tanrı'ya ve öteki insanlara yaklaştırır.
******
Sözcüklerin bir gücü vardır.
*******
Sevgi her zaman vardır. Hiçbir şeyin işe yaramadığı durumlarda, ödül, değişim ve teşekkür beklemeden sevmeyi sürdürebiliriz.
Böyle davranmayı başarabilirsek, bizi çevreleyen evreni değiştirmeye başlar sevginin gücü. Bu güç bir kez ortaya çıkmasın, her zaman işe yarar.
*******
Bir şiirin güzelliği okura zevk verme yeteneğinden kaynaklanmaz. Şiir her zaman, bazı anlarda, soluğumuzu kesme gücüne sahip bir baskındır. Hayatlarımızda tıpkı bir gün batımı gibi var olmalıdır: hem tansıklı, aynı zamanda doğal.
(tansık: akıl yoluyla açıklanamayan ve bu yüzden de Tanrısal bir güç tarafından yaratıldığına inanılan doğaüstü olay.)
******
İş ile dinlenmeyi dengelemeyi beceremeyen kimse çoşkusunu yitirir ve daha ileri gidemez.
*******
Dualar ağacın dallarıdır, kökü de inanç olarak adklandırabiliriz,. İnanç duasız var olabilir ama dua inançsız var olamaz.
Çevremizdeki her şey durmadan değişir. Her gün, yeni bir dünyayı aydınlatır. Alışılmış olarak adlandırdığımız şeyler yeni fırsatlarla doludur, ama her günün bir öncekinden farklı olduğunu görmeyi beceremeyiz.
Bugün, herhangi bir yerde, bir hazine sizi beklemektedir. Bu bir küçük gülümseme, büyük bir fetih olabilir, bu pek önemli değil. Hayat küçük ve büyük mucizelerden oluşmuştur. Hiç bir şey can sıkıcı değildir, çünkü her şey sürekli olarak değişmektedir. Can sıkıntısı dünyanın kendisinden kaynaklanan bir şey değildir, dünyayı görme tarzımızdadır.
Şair T.S. Eliot'ın yazdığı gibi:
Yolları yürümek
Eve geri dönmek
Ve her şeyi görmek sanki ilk kez görür gibi.
:)) blog profilinde favori kitabınız olarak gözüküyor bahsettiğiniz kitap. Merak ettim kütüphaneden bakacağım. Mektub kısa bir kitap bir günde bitirebilirsiniz, keyifli okumalar.
YanıtlaSilTamamlamanı temenni ederim bu arada kendim de okumak isterim, öneri için sağol derim, hemen koha sitesine kütüphanede var mı diye bakıyorum.
YanıtlaSil