Kemal Varol külliyatının en yeni parçası Kara Sis, birbirlerine hikâyelerini anlatarak varlıklarını sürdüren mahkûmların mevcut zaman içinde ve zaman dışındaki yaşamlarını konu ediniyor.
Mesut Hoca’nın anlatıcı gözüyle büyüyen ve perdeye yansıyan roman, yeni gelen mahkûmun, müebbet Barana’nın gizemli ve kendini açmayan mühürlü dudakları arasındaki sırra odaklanıyor. Günaşırı türlü bahanelerle dövülen Barana kimdir, ne suç işlemiştir, neden susmaktadır?
Bir kızıl saç telinin rüzgâra uyup geldiği, gelip de avluya, Barana’nın yanı başına durduğu gün değişir her şey. Taşkale Cezaevi’ne çöken kara sis dağılmaz değildir artık. Bir imgedir belki de Barana’yı yaşatan...
Kara Sis, başkalarına anlatıldığında en acımasız suçların, gerçeklerin bile hikâyeye dönüştüğü bir dünyayı resmediyor. Kemal Varol, şiddet ve pişmanlıkların, onarılamaz hataların savruluşlarıyla örülü bir avluya, erkeklerin avlusuna uzanıyor.
“... susanlara, konuşmayanlara, içine atanlara, konuşmaya takati kalmayanlara, sadece izleyenlere kulak vermeliydi dünya. Belki de bir tek susanların içinden geçenler doğruydu.”
KİTAP HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİM;
Yazarı ilk defa okudum. Küçük bir koğuşta geçen bir cezaevi hikayesi. Barana ile başlayan hikaye Mesut Hoca ile bitiyor, hem de oldukça şaşırtıcı bir sonla.
KİTAPTAN ALINTILAR;
Karanlık zamanlarda şarkı da söylenecek mi?
Elbette, şarkı da söylenecek, karanlık zamanları anlatan.
Bertolt BRECHT
*****
Sana iki kez müebbet verdikleri gün onların zamanına inanmayı bıraktım.
John Berger- A'dan X'e
*****
Zaman er yada geç ilacını alıp koşardı insanın yarasına.
*****
Öyküler arasındaki boşluklarda yaşardık.
Margaretr ATWOOD- Damızlık kızın öyküsü.
*****
İnsanın hikayesi ne kadar basitse hayatı da o denli kolaylaşırdı.
*****
İki dönüm tarlası, yirmi koyunu ve ahiret korkusu olan insan mutlu insandır.
*****
Kimse hikayesini sonsuza kadar içinde tutamazdı.
*****
Önemli olan sonlar değil, bir hikayenin ilk anlarıydı. Ayrıntılardı. Gözden kaçanlardı.
*****
Bazı insanlar birbirlerini acılarından tanırdı ve yara sarmasını ancak canı yananlar bilirdi.
*****
Hırsızın malını çalmak affedilmezmiş.
*****
Lanet olası kitabında hava durumundan bahsetmeyi unutma, hava çok önemli.
Ernest HEMİNGWAY- Mektuplar
*****
Bir gün hayatta herkesin konuşacağı, daha doğrusu hikâyesini en başından anlatacağı bir an muhakkak vardır. Hepimiz bu hayata hikayemizi birilerine anlatmak için geliriz belki de. Öyle ya da böyle, anlatmak için yaşarız. Sıramızın gelmesini beklediğimiz için dayanırız zamana.
*****
Birşeylerin hâlâ anlamlı olduğu zamana dönmek istiyorum.
Stephen KING- Esaretin Bedeli
*****
Bir tek saç teli bile insanı hayata bağlayabilirdi.
*****
Başka bir dünya daha var ama o da bu dünyada.
Patrick White- The solid mandala
*****
İnsan başkasının derdini çabuk unuturdu.
*****
Unutmanın binbir hali var dünyada.
*****
Ölüm gideceği yere varmadan evvel sıkıntısını gönderirmiş.
*****
Cezaevinde körleşirdi insan. Ama göz gidince çoğunlukla kulak devreye girerdi.
*****
Yeryüzüne dağılan tüm kelimeler insan kendinden söz etsin diye vardı belki.
*****
Soğuk insanı her zaman uykuya çağırırdı.
*****
Nedir benim suçum?
Bir hayatı boşa geçirmek senin suçun bu.
Henri CHARRIERE- Kelebek
*****
Herkesin, içeride veya dışarıda, zamanlı ya da zamansız, yavaş yavaş veya aniden, az yahut çok, dilediği veyahut dilemediği bir biçimde delirme hakkı vardı bu dünyada.
*****
Cehennemi anlamak için cenneti anlamak gerekiyordu ilkin.
*****
Sonuçta, deli deliden hoşlanırdı, imam ölüden.
*****
Zaten delilikle velilik arasında bir karış fark vardı.
*****
Sorgulanmayınca, ince eleyip sık dokumayınca, başına hafıza diye bir bela almayınca, hiç düşünmeyip acının üzerinde çok fazla tepinmeyince, umursamayınca, hiçbir şey olmamış gibi yapınca en geçmez denilen acı bile kendiliğinden geçiyordu belki de.
*****
İnsan ancak sevdiği birine mektup yazarken gözlerini kapardı.
*****
Yazmak, konuşmanın susturulmuş, bir kağıt üzerine hapsedilmiş halinden başka neydi ki zaten.
*****
Sık sık okuduğum bir sayfadan çıkıp gelirsin bazen de yazmaya çalıştığım bir sayfadan ve başını geriye atarak gülümsersin.
John BERGER- Portreler
*****
Tenere, gölgesi kendisine bile yetmeyen bir akasya ağacıdır çölde.
*****
Ağaçlar sır tutmayı, dert dinlemeyi insanlardan daha iyi bilir.
Eğer açık bir yarası yoksa her ağaç bilir sır tutmayı.
*****
Kendime yalan söylediğimden beri kimseye inanmıyorum.
Emir KUSTURICA- Çingeneler zamanı
*****
Birini borçlandırmanın en iyi yolu ona bir iyilik yapmaktı galiba.
*****
İnsan bir hikaye dinlerken çoğunlukla anlatılan hikayeyi değil kendi yaşadıklarını düşünürdü.
*****
Yoksul oynayacağı zaman davul yırtılırmış.
*****
Hepimiz hikayemizi hafiflemek için anlatırdık ama bittiğinde, anlatacaklarımız sona erdiğinde, dönüp başa geldiğimizde bu sefer bütün bunları hatırlamış olmanın ağırlığı çökerdi üzerimize.
*****
Mutlu olup olmadığımızırüzgarın sesinden anlayabiliriz.
Adorno- Minima MORALİA
*****
Yıllar başkalaştırır insanı.
*****
İnsan bir oyalanmadır dünyada.
*****
Bütün hikayelerin güzel bitmesi gerekmiyor. Belki de yarım kalan hikayeler güzeldir.
*****
Bazı insanlar bir hatıra olarak kalır göğsümüzde.
*****
Özlemek değil alışmak iyileştiriyor hapiste yatanı.
*****
Gerçek her zaman kurgunun bir adım önündeydi.
*****
Yürüyorum, çokça geziniyorum, sessizlikleri not ediyorum.
Arthur RIMBAUD- İlk sonbahar
*****
Hastaneler her türlü hikayenin geçersizleştiği mekanlardır. Derdinizi hikayeniz değil, gövdeniz anlatmaya başlar hastanelerde. Bir reçete, bir yara, bir film ya da hasta kayıt dosyası anlatır derdinizi.
*****
Mektuplar sonsuza kadar yazılamazdı. Bir yerde sonlanmaları lazımdı.
*****
İnsan arsızdı, her şeye alışıyordu sonunda.
*****
Martılar ki sokak çocuklarıdır denizin.
Can Yücel- Martılar ki
*****
Her hikaye, dinleyen ve anlatan arasında kendince bir eşitlik isterdi. Belki de bu yüzden bütün iyi hikayeciler yüksek bir tahta çıkmak yerine diz kırıp kalabalığın tam ortasına otururlardı. Okuruna tepeden değil, kalbinin içinden bakan yazarlar da öyle yaparlardı muhtemelen.
*****
Geç gelen Aşk güzeldir.
*****
İnsanın kaderiyle mevsimler arasında sıkı bir bağ vardır.
*****
Güzele kırk günde doyulur, güzel huyluya kırk yılda doyulmazmış.
*****
Bu dünyada birtakım dümenler çevirip bunu kimseye anlatmamak için ya deli ya da veli olmak gerekiyordu.
*****
Kulak, eğer gerçeği anlarsa gözdür,
Mevlana- Mesnevi
*****
Hayat her seferinde bir ağaç dalından düşmektir.
*****
Bazı aşklar ayrıldıktan sonra başlarmış.
*****
Bu dünya bir daha olmalı.
Melih Cevdet ANDAY- Yeni bir dünya
*****
Bir insan her zaman hikaye anlatıcısıdır, kendi hikayeleriyle ve başkalarının hikayeleriyle çevrili yaşar, başına gelen her şeyi onlar aracılığıyla görür ve hayatını anlatıyormuş gibi yaşamaya çalışır.
Jean- paul sartre- Bulantı
*****
KİTAPTAN MÜZİKLER
https://www.youtube.com/watch?v=Sf7g7lgav9Y
Merhabalar.
YanıtlaSilKemal Varol'un "Kara Sis" kitabı ile ilgili izlenimlerinizi bizlerle paylaşarak kitap hakkında bizleri bilgilendirdiğiniz için kaleminize, emeğinize ve yüreğinize sağlıklar dilerim. Kitabı merak ettim. İnşAllah okumak nasip olur. Mahkum ve hapishane film ve kitapları hep ilgimi çekmiştir.
Kitaptaki alıntıların tamamı çok güzel ve anlamlı olmakla birlikte birazcık yoksulluk içerdiği için ; "Yoksul oynayacağı zaman davul yırtılırmış." deyimini çok beğendim.
Selam ve saygılarımla.
Müebbet hükümlü bir mahklumun kaçış hikayesi , okumanızı öneririm.
SilSaygılar,
milliyet sanat aylık dergi, kültür sanat dergisi :)
YanıtlaSilnerede satılıyor deep?
Silmigros DR?
Silikisinde de var, diğer kitapçılarda ve gastecilerde de var, en çok bulunan dergilerden, 50 yıldır yayınlanıyormuş :)
Silyarın yürüyüşte migrosa bir bakayım, malum bizim mahalle roman mahallesi pek yok buralarda gazete bayiii....
SilBu yazarı hiç okumadım ama merak ediyorum. Âşıklar Bayramı kitabını Netflix film yapmış. Fragmanını gördüm.
YanıtlaSilbir bakayım filme sağol bilgi için.
Sil