OKUDUM 2022/101 KAYBOLAN 2. BÖLÜM

29 Kasım 2022

 

 
Bir insana öldürücü bir söz ediyoruz ve doğal olarak o anda ona öldürücü bir söz ettiğimizin farkına varmıyoruz.
Thomas Bernhard/ Bitik Adam
******
Şaşırmanın bir sınırı var, diye düşünür insan, oysa hayatın en kederli ve en ümit verici yanı bu: Şaşırmanın bir sınırı yok. İflah olmaz iyimserleri ve karamsarları aynı anda ve aynı ölçüde haklı kılan, yaşanacak şaşkınlığın sınırsızlığı olsa gerek.
******
Bir yanın ölmeye başlamışsa, uzun sürmüş bir ölüme tutulmuşsun, zaman ağır ağır seni yokluğa çekiyor demektir.
******
Kara delikler sadece uzayda ve zamanda görülmez, insanın içinde de kara delikler var.
******
"Hiçbir şey geçip gitmiyor" diye mırıldandı. " Her şeyin geçip gittiğini söyleyen herkes yalan söylüyor"
*****
Günlerin birbirini anlamlı bir sırayla takip ettiğine inanmayı bırakalı çok olmuştu; başlangıçlar ve sonlar diye bir şey yoktu, rastgele iç içe geçmiş yığıntılardan ibaretti zaman. Başlangıç diye zannettiğimiz, aslında sondan bir evvel ki sahne; tam her şeyin sonunun geldiğini düşünürken bir de bakmışsın ki yeniden en başa dönüvermişsin.
******
Kendine karşı acımasız olmak sorun sayılmazdı ama kendine inancını yitirmek sonun başlangıcıydı.
******
Halbuki gönlüm, baştan başa sevdiklerimin ölüleriyle dolu.
R. N. Güntekin/Çalıkuşu
******
Farkına bile varamadan pay sahibi olduğumuz günahlar, suçlar, kederler, zaman ve mekan sınırı tanımaksızın, anlam veremediğimiz boğucu bir huzursuzluk olarak içimizi mesken ediniyorlardı. İnsanın kabahatleriyle arasında görünmez bağlar vardır, içini kavuran ateşe başka bahaneler bulur, oysa sorunun kaynağı derinlerde bir yerde kaybolduğunu sandığımız karartılarda gizlidir.
******
Kötü hatıralar insanı köleleştirir, içinde olduğu anı dilediğince yaşamasına müsadade etmez. Kapısı, penceresi olmayan bir odadadır kötü hatıralar, zaman ve mekan gittikçe anlamını yitirir, hakikat parçalanır, insanın önce zihni sonra bedeni çürümeye başlar. Kendi uydurduğu yalanlara inanarak kurtulmayı ümit etmek çürümenin safhalarından biridir. Unutmak hatırlamanın bir parçasıdır; kötü hatıraları dalgınlıkla hafızadan uzaklaştırarak değil, acı çekmeyi göze alarak unutmak. Özgürleşme tam burada başlar: Unutmayla hatırlamanın aynı şey olduğunu keşfettiğin anda. Aynı acıya maruz kalan insanlar, iradelerinin ötesinde tek bir vücut haline gelirler, ıstırabı onlardan birinin üstlenmesi acıyı ortadan kaldırmaya yetmez; her ikisinin de bilinçli olarak paylaşması gerekir, aradan ne kadar zaman geçerse geçsin, paylaşma zarureti ortadan kalkmaz.
******
İnsanlar zor anlarında bağımlılıklar geliştirebilir ve bunun adına aşk diyebilirdi.
******
Masallara inanmayı çoktan bırakmıştı. Yalnızlıktan.
******
Ben/Çizilmiş bir yaşama atanmışım gibi.
Cahit Zarifoğlu/ Yedi güzel adam
*****
Herkes hayatında en az bir kere deliriyor, düşüyor, kayboluyor ve hiç kimsenin delirmesi, düşüşü yahut kayboluşu bir başkasınınkine benzemiyor. Yıkımların her birinin kendine özel bir hikayesi var, bu yüzden de istisnasız herkes kendi başına gelenleri başkalarına kıyasla daha büyük bir felaket olarak görme yanılsaması içinde. Belki de insanın aradığı avuntuyu, teselliyi bulamayınca yaşadığı hayal kırıklığıyla sürüklendiği bir yanılsama bu. Başkalarının yaptığı yapıp, kendi kayboluşumun acılarını kutsayarak buradan kendime itibar devşirmek niyetinde değilim, ne hissediyorsam onu aktarmakla yetineceğim.
*****
Adı bile kendisine ait olmayan bir insanın, kendi benliğini bulması, kaçtıklarıyla yüzleşmesi sanıldığı kadar kolay olmuyor.
******
Keşke insanın hafizası, doğduğunda kulağına okunan ezanla birlikte üç kere fısıldanan adını hatırlayabilecek kadar derinlere inebilseydi.
*****
Yalanı ömür billah sürdürerek iyilik olmaz.
******
Kaçmak istedikçe seni kovalayan acıtıcı gerçeklikler vardır her zaman, olur olmaz yerlerde karşısına çıkarlar.
*****
İnsanın kaderinde bir düğüm noktası var, o düğümü çözebilmek hayatın keskin dönüşlerinden birine kapı açıyor. Marifetlerinle aptallıkların arasındaki mesafeyi adamakıllı ölçebilmek, zaaflarını ve gücünü dürüstçe keşfedebilmek, geçmişle gelecek arasındaki hayati dengeyi kurabilmek, benliğinin karanlıkta kalan taraflarını bulup yüzleşebilmek buna bağlı. O düğümü fark etmek kolay değil, kaderin nerede düğümlendiğini anlayabilmek için çok güçlü bir sezgiye, hayat tevrübesine, içgörüye sahip olmak şart. Bazıları terapistlerin yardımıyla kendi aydınlanmasını yaşıyor, bunun için doğru insanı bulabilmek ve yüklü seans ücretlerini karşılayabilmek gibi ön koşullar mevcut.
******
Bir insanın ölümü, bedenen bu dünyayı terk etmesi, hafızasının ölümü kadar trajik değildi.
*****
Saygı görmek isteyen karşısındakine saygı gösterir.
*****
Herkes hayatta katlanabilme yolu olarak bir yalan seçiyordu kendine.
******
Vicdanını gözetmek yerine itibarını gözetmeyi yeğledi.
******
Konuşmanın bizi ne kadar yalnızlaştırdığını fark ediyormusun?
Wilhelm Genazino / Aşk Aptallığı
*****
Birileri baykuşa ölümün habercisi diyor birileri bilgeliğin sembolü. Bence aynısını görüyorlar, çünkü bilgelik ölümü kavramakla başlar.
******
Mutlu olduğun ilk an aslında onu kaybetmeye başladığın andır, bir şeyin kötü gideceğinden endişe ediyorsan endişe etmekten vazgeç, zaten kötü gitmeye başlamıştır.
*****
İnsanın ömrü boyunca hazırlıksız yakalanması mukadder olan meseleler vardı.
******
Hayata devam edeceksek, geçmişle ilgili her duyguyu eksizksiz yaşamalıyız. Hatıralar gerektiği saygıyı görmezse hayaletlere döner ve ömrümüzün sonuna kadar ruhumuza musallat olurlar.
******
Hayat beklentilerimizi karşılamakla mükellef değil. Olmuyorsa olmuyor.
******
Kimse neyin gerçek neyin düzmece olduğunun farkında değil.
Italo Calvino/Bir Kış Gecesi Eğer Bir Yolcu
******
Hepimizin yaptığı, ölümün yaklaştığını haber veren çizgiler çoğalmadan evvel hayat veren kelimeyi bulmaya çalışmak.
******
Bazı acılar var ki onlardan kurtulabilmek için insanın çaba  sarf etmesi yetmez; unutmaya çalışmak, zamana bırakmak yahut kabullenmek, yüzleşmek, üstüne gitmek beyhude, ne yapsan geçmez. Kurtulmanın tek yolu o acının seni terk etmesini beklemek; bazen insanlar kadar acılar da yolulur ve giderler.
******
Allah'ın merhameti, umutsuzluk ve kederin tam ortasındayken tecelli ettiğinde insanın yalnızlık endişesi hafifliyor. Sesinin duyulduğunu bilmek kadar kıymetli ne olabilir?
******
Ama söylenmeyen şeyler yok mu sayılır?
Bilge Karasu / Göçmüş Kediler Bahçesi
*****
Babamın dayattığı hayattan kurtul, çocuklarını başka türlü sevmeyi öğren, seni soktuğu kafesin içinden kurtulamazsan çocuklarını da o kafesin içine alırsıni oysa sevgi koşulsuzdur, sevginin gücü ölçüsüzlüğündedir, hiçbir şey buna karşılık olamaz.
******
Hatıralar, bıçak değdiğinde her yere dağılan habis urlara benziyordu.
******
Ölüm belki de bizim anladığımız gibi değildi. Yahut her insan ölüm sonrasında farklı bir varoluş haline erişiyordu; kimileri birkaç metrelik çukura hapsolurken kimileri de alabildiğine özgürleşiyordu. Hayatlar ne kadar farklıysa, ölüm sonrası da farklıydı.
******
Hatıraların karanlık ağzı tarafından yutulmuştu.
******
Eğer bana saygı duyuyorsan açık ol.
******
Hüzünlü bir filmin sona ermesi gibi, yağmur dindi.
******
Buluşuyorlar ve ayrılıyorlardı her seferinde, böylece ayrılık yarasının üzerindeki kabuk her seferinde yeniden kalkıyor, kanamaya başlıyordu.
******
Mekanların da ruhları var; bir yer zindansa hep zindan olarak kalıyor, mesela eskiden yetimhaneyse istediğin kadar sanat galerisi, restoran, AVM yap yine de yetimhanenin hüznü oradan çıkmıyor.
******
İnsan ne de olsa daima biraz kabahatlidir.
Albert Camus/ Yabancı
*****
 Çorba insanları yakınlaştırır. Ancak çok samimi olduğunuz biriyle karşılıklı oturup çorba içersiniz. Çorba yoksunluğu çağrıştırsa da sıcaklığıyla bunu örten bir yemek; içinizi ısıttığı kadar  birlikte olduğunuz kişiyle de aranızdaki içtenliği artırıyor. Gösterişsiz ama vaatkar. Birbirini sevenler ve iyi arkadaşlar birlikte çorba içmeye giderler, başkalarıyla aralarındaki mesafe nispetinde "yemeğe" giderler. Çorba konfordan ziyade merhamete karşılık gelir; yoksullar, yolda kalmışlar, çaresizler çorba parası isterler.
*****
Bir evlada baba olacak kadar güçlü değilsen, ötekisini hesap etmek de yersiz.
*****
İnsanın çok sevdiği birini bırakıp kendi derdine düşmesini Allah kimseye göstermesin.
******
İyi insanların uzaklaştığı biri olmak korkunç.
******
Yarım kalan her şey insanın huzursuzluğunu ve çaresizliğini büyütüyordu.
******
İnsan bazen kendi içine, odaya, eve, sokağa, şehre, evrene sığamıyordu. Bazı anlarda hiçbir mekana sığamıyordu insan.Bu dünyadaki varlığı bir fazlalığa dönüşüyordu. Eksikliğini kimsenin fark etmediği işe yaramaz bir nesne gibiydi.
******
Ölüm insani bütün hırslarından arındırır, terbiye eder. Ölüm hayata anlam katar, hepimizi toprakta eşitler. Kibirlenenler, açgözlüler, benlik kavgası edenler, hırsla biriktirenler, yetimleri ve fakirleri gözetmeyenler bilsinler ki ölüm var! Allah'tan şefkat bekleyenler, başkalarına şefkat göstersin. Allah bizi bu hakikatten nasiplenenlerden eylesin.
******
Ölünün eşyalarını evde tutmak iyi değildir, evin enerjisini düşürür, ağırlaştırır.
******
Ev dediğin, insanlar, eşyalar, duvarlar ve bunların insanda hissettirdiği duygulardır. Bir şey değiştiğinde her şey değişebilir. Nefret de sevgi de çabucak tersine dönebilir. Çok güçlü olmalşarı da bu yüzden. Bu evde birkaç parça eşya değiştiğinde duygularım bambaşka olacak. Unutma nefretin altında da çok derin aidiyetler var.
******
Musibet, insanları en çok ümide sarıldıkları zamanlarda zedelemekten haz alır.
Halid Ziya Uşaklıgil / Mai ve Siyah
******
Havasız ortamlarda ses dalgaları yayılmaz.

 
 
KİTAPTA BAHSİ GEÇEN SANATÇI;
 
 
KİTAPTA BAHSİ GEÇEN FİLM;
 

10 yorum:

  1. Tarık Tufan'ın dilini, anlatımını çok severim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim ilk okuduğum kitabı diğer kitaplarına da kütüphaneden bakacağım..

      Sil
  2. Selam güzel sözler, alıntılar. Bakmadığın bir bakış açısı, hayat felsefesi, insanı, kendini anlama, yaşadığın dünya ile başa çıkma, zaaflarını yenik düşmeme vb... Bir daha dönüp okuyup düşüneceğim. Sevgiler Özlem.

    YanıtlaSil
  3. Düşerken adlı kitabını okumuştum güzeldi.

    YanıtlaSil
  4. Alıntısı çok olan kitapları seviyorum. Bu kitabı ilk kez gördüm ama bu kadar cümlesi hoşunuza gittiyse kesinlikle okuyacağım. Öneri için teşekkürler.

    YanıtlaSil